Almanya’nın Bavyera eyaletinin Schwandorf ilçesinde 17 Aralık 1988’de aşırı sağcı Josef Seller’in kundakladığı evde hayatını kaybedenler için anma töreni düzenlendi.
Almanya’da Schwandorf kurbanları için anma töreni düzenlendi. Bavyera eyaletinin Schwandorf ilçesinde 17 Aralık 1988’de aşırı sağcı Josef Seller’in kundakladığı evde hayatını kaybeden Fatma Can (44), eşi Osman Can (50), oğulları Mehmet Can (12) ile Alman Jürgen Hubner (47) için düzenlenen anma töreninde olayın yaşandığı binanın duvarındaki şilt ile mermer anıta çiçekler bırakıldı. Öğretmen Hülya Ertürk’ün tercümanlığını yaptığı törene Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz, Schwandorf Belediye Başkanı Andreas Feller, eski Schwandorf Belediye Başkanı Helmut Hey, Din Hizmetleri Ataşesi Fuat Gökçebay, kurbanların kızı Leyla Kellecioğlu, DİTİB Kuzey Bavyera Eyalet Birliği Başkanı Uğur Cankurt, Saadet Kuzey Bavyera Bölge Teşkilatlanma Başkanı Musa Tamer, Schwandorf kenti Saadet temsilcisi Orhan Demiroğlu, DİTİB Camisi Başkanı Mustafa Eraslan, DİTİB Amberg Ulu Camisi İmamı Abdurrahman İşbakan, Katolik Kilise Papazı Christian Kalis ve Evangelisch Kilisesi Papazı Arme Langbein ile birlikte bölgedeki sivil toplum kuruluşların temsilcileri ve halk katıldı. Törende, DİTİB Amberg Ulu Camisi İmamı Abdurrahman İşbakan, Katolik Kilise Papazı Christian Kalis ve Evangelisch Kilisesi Papazı Arme Langbein dua etti.
"Ailemin katilini görmekten rahatsız oluyorum"
Schwandorf‘da ırkçı saldırgan Josef Seller tarafından babasını, annesini ve kardeşini kaybeden Leyla Kellecioğlu, "Ailemi kaybettiğimde genç bir kızdım. Vahşi olayda ailemi kurtarmaya çalışan itfaiyeci şimdi Belediye Başkanımız Andreas Feller oldu. Belediye Başkanımız sayesinde 2016’da kundaklamanın olduğu evin önüne anıt dikildi. Tüm acılarıma rağmen babam, annem ve kardeşimle birlikte yaşadığım Schwandorf kentinin sokaklarında gezerken, ailemin katilini görmekten rahatsız oluyorum" dedi.
"Avrupa ve Almanya’da da aşırı sağ ideolojiler giderek güç kazanmaktadır"
Anma töreninde konuşma yapan Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz ise, "Evlerinin kundaklanması sonucu yanarak can veren 3 kişilik Türk ailesinin üyeleri baba Osman Can, anne Fatma Can ve oğulları Mehmet ile Jürgen Hubner’e Allah’tan rahmet, Can ve Hubner ailelerinin burada bulunan yakınlarına sabır diliyorum. Bildiğiniz gibi Schwandorf’da meydana gelen bu cinayet ile 1960’lı yıllardan başlayarak Almanya’ya gelen vatandaşlarımız hedef tahtasına konmuş ve maalesef bu saldırılar yakın zamana kadar hız kesmeden meydana gelmeye devam etmiştir. Dünya genelinde olduğu gibi Avrupa ve Almanya’da da aşırı sağ ideolojiler giderek güç kazanmaktadır. Gerek yerel gerek genel seçimlerde oy tabanlarını artırmaktadırlar. Bu durumun bu ülkede sadece ekmek parası derdinde olan ve tek amaçları huzur içinde yaşayıp bulundukları topluma da katkıda bulunmaktan ibaret olan Türk toplumunu ne kadar tedirgin ettiğini söylemeye gerek yok. Başta Suriye olmak üzere Orta Doğu’daki çatışmalar sonucunda kendi evlerini bırakarak Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan mültecilerin de aynı aşırı sağcı ve ırkçı çevrelerin nefret ve tehditleriyle karşı karşıya kaldıklarını görmek gerçekten insanın yüreğini dağlamaktadır. Avrupa ve Almanya’daki bu aşırı sağın yükselişinin sosyolojik olarak tahlilinin yapılarak, gerekli tedbirlerin bir an önce alınması ve hayata geçirilmesi artık acildir. Bu durumun önüne sadece ırkçı saldırılar gerçekleştikten sonra alınan polisiye tedbirlerle geçilmesinin mümkün olmadığı, yaşanan hadiselerle teyit edilmiştir" ifadelerini kullandı.
Kundaklamanın üzerinden 34 yıl geçtiğini belirten Schwandorf Belediye Başkanı Andreas Feller, "Bu akıl almaz saldırı sonucu hayatını kaybeden Osman, Fatma ve Mehmet Can ile Jürgen Hubner’i hiç unutmadık. 19 yaşındaki radikal, aşırı sağcı bir genç, sırf yabancılardan nefret ettiği için binada yaktığı ateşle bu korkunç geceyi akıllara kazıdı. Bunun şokunu da halen derinden yaşıyoruz. Yüreğimiz hayatını kaybedenlerle, geride kalanlarla, onların yakınlarıyla ve Schwandorf’ta yaşayan insanlarla" açıklamasında bulundu.