Balıkesir Üniversitesi (BAÜN) Tıp Fakültesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nilay Şahin Türkiye’de ilk olan 2 bilimsel tedavi kitabı çıkardı. Asistanlık hayalini gerçekleştiren Nilay Şahin, Egzersiz Tedavisi ile Terapötik Ozon Tedavisinde Temel Prensipler ve Uygulamalar adlı iki kitabını hekimlerle ve hastalarıyla buluşturdu.
BAÜN Tıp Fakültesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Başkanı, bilimsel ve akademik çalışmalarıyla öne çıkan, Türkiye’de ve yurt dışında isminden söz ettiren Prof. Dr. Nilay Şahin romatizmal hastalıklar, ozon tedavisi, kemik erimesi ve bilimsel çalışmaları hakkında bilgi verdi.
“İltihaplı romatizma mezarda biten hastalık”
Romatizma denince ilk akla iltihaplı romatizma hastalığının geldiğini, romatizma hastalığının çok çeşidi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şahin “Kireç de bir romatizma çeşididir, kas romatizmaları vardır, iltihaplı eklem romatizmaları vardır. Çok romatizmalı hastalıkların ortak paydası iklimlerden etkilenmesi. Polikliniğe gelen hastanın çoğu “Hocam biraz rüzgarda kaldım. Boynum tutuldu” diyor. Özellikle boyun tutulmalarıyla çok geliniyor. Gerçekten öyle. Rüzgardır, soğuk havadır, kaslarda daha hızlı kasılmalara, daha fazla ağrı oluşmasına vücutta sebep olabiliyor. Tabii bu noktada yapacağınız şey kendinizi bunlara karşı korumak. Biz önce tanıyı koyuyoruz. Tanı da mesela bir kireçlemeyse yaklaşımımız farklı, birkaç romatizmada farklı, iltihaplı eklem romatizmasında farklı. İltihaplı eklem romatizması maalesef ömür boyu geçmeyen, mezarda biten bir hastalık, hastalarıma hep ben bu kelimeyi kullanıyorum. Romatizma mezarda biten bir hastalık. Genel olarak saçtan ayağa kadar insanın her yerinden tutuyor. Kişiler eğer sabah kalktığında tutuk, “Hareket edemiyorum, öğlene kadar zor açılıyorum diyorsa”, gece tatlı uykusundan uyandırıyorsa, eklemlerde şişlikler oluyorsa ki, her zaman şişlik olmak zorunda değil. Ama bu şikayetler varsa mutlaka iltihaplı eklem romatizması yönünden incelenmeleri çok önemli. Bu noktada değerlendirmeleri çok önemli. Bu hastaların tedavilerinde ilaç tedavileri çok ön planda. Önce birinci basamak ilaçlarla başlıyoruz. Birkaç ay baktık geçmiyor, üçüncü basamağa kadar çıkabiliyoruz. Farklı seçenekler var. Eskiden daha sınırlı bir alanda kalıyordu bu ilaçlar. Benim asistanlığımın ilk yıllarında ama şu an elimizdeki seçenekler var. Ama ana tedavimiz ilaç” dedi.
“Prof. Şahin, "Ozon tedavisini ilk kendimde denedim"
Ozon tedavisi ile ilgili de bilgi veren Şahin “Ozon, benim çok uzun yıllar uyguladığım bir uygulama. Benim tecrübem çok fazla. Hatta ben yakın zamanda ozon ile ilgili kitap da çıkarttım. Türkiye hekimlerine yönelik kitap. Ozon kitabım tıp hekimlerine yönelik ama büyük emeklerle harcadığımız içerisinde hem tecrübemizi hem de güncel literatürleri koyduğumuz bir kitabımız. Bu kitaplar benim çocuklarım gibi, görünce mutlu oluyorum. Bel ağrıları, yaşlılık, osteoporoz, düşme gibi böyle, çok güzel kitaplarım da var. Ozon tabii çok ayrı bir tedavi. Ozon tedavisinde sizin kendi kanınız alınıyor, kan ozonlanıyor ve geri veriliyor. Ozondaki temel başarı tamamen hastalığın kanısından emin olarak ona uygun dozda ozon vermektir. Uygulamada korkulacak bir şey yok. Burada işin esprisi verilen doz. İşte orada tecrübe ve hekimlik sanatı ortaya çıkıyor. Ozon tedavisinde hekimin hastalığı iyi bilmesi gerekiyor, hastalıkla ilgili bilgi sahibi olmalı. İltihaplı romatizma da alevli dönemde ozon dozunu ayrı veririz, iltihaplı romatizma dışında kas romatizmaları, kulunç ağrılarına da farklı doz veririz. Özellikle şeker hastalığı bizi de çok ilgilendiriyor; diyabet hastaları çünkü şekere bağlı çok fazla omuz, kol, bacak ağrıları, uyuşmaları çok olur. El ağrıları çok olur. Biz o hastalara ozon tedavisi veriyoruz. Onu da yeni çıkardığım kitaba zaten döktüm bu sene. Ozon tedavilerinin çok başarılı olduğunu gördüm ve hastalara daha çok önermeye başladım. Yorgunlukta, romatizmalarda, ister kireç olsun, ister iltihap, ister kaslara bağlı ağrılarda yorgunluk çok olur. ’Hani hasta kalkınca kendini yorgun hissedersin, mesela sabah uyandık, yorgunuz.’ Bu çok kişi de yok mudur, bu vardır. Bu noktada da ozon tedavisi çok başarılı oluyor. Bu tedaviyi öğrenirken kendi üstümde denedim, çok ciddi bir enerji aldım. Tedaviyi beğendim, kendime de çok güvendim. Ozon tedavisi damar yoluyla oluyor. Ozonu haftada bir, toplam on veya on beş seans kadar uyguluyoruz. Bir paket gibi. Daha sonra aylık uygulamaya geçiyoruz. Ayda bir şeklinde. Bazı hastalarımızın damarları çok naif oluyor, ince oluyor. O zaman da makattan uygulama da olabiliyor. Bu uygulamayı yapmanız için işinde uzman, doktor, bakanlıktan diplomanız ve işin ehli kişiler olmalı. Kullanılan ürünler hijyenik olmalı” diye konuştu.
“Her yerim ağrıyor, kemik erimem mi var?”
Kemik erimesi ile ilgili bilinmeyenleri de anlatan Şahin “En büyük yanılgı şu. “Hocam her yerim ağrıyor kemik erimem mi var?” Hayır, değil. Kemik erimesi çok erken dönemde ya da kemiklerde ağrı yapmaz. Kemik erimesi hani o bildiğiniz gittikçe kamburlaşırız ya o zaman ağrı yapar. Kemik erimesinin en korkulacak şeyi kırık yapmasıdır. Ne kırıkları bunlar? Özellikle el bileği, kalça ve bel kırıkları. Hatta şöyle diyeyim. Hasta geliyor. “Belim ağrıdı” diyor. Biz bir röntgen çekiyoruz. Belinde kırık var. Kemik ölçümü yapıyoruz. Ciddi bir kemik erimesi var. Diyorum ki “Belinde küçük bir kırık var”. “Nasıl yani?” diyor. “Ben düşmedim hocam, bir yere çarpmadım” diyor ama kemik erimesine bağlı omurgadaki kırıklar olabiliyor. Omurganın belli bir yüksekliği vardır. Omur kemiğinde yükseklik düştüğü zaman bu kemik erimesi oluyor. Siz hapşırsanız kırılabilir. Öne eğildiniz bir şey alacaksınız belinizde, sırtınızda görülebilir. Özellikle bel ve sırtta kırıklar görülebiliyor. Normal bir insan düştüğünde hiçbir şey olmaz. Siz düşermiş gibi olup zorlandığınızda bile kalçanız kırılabilir. El bileğinizi bir yere tuttuğunuz o esnada da olabilir, annemde yaşadım. Kemik erimesinde maalesef aile zemini de var. Aileden geçen bazı özelliklerden dolayı da oluyor. Beslenmenize dikkat etmediğiniz zaman ve kadınlarda menopozla birlikte daha da hızlı bir ivme kazanıyor ama sadece kadınlarda yok bu hastalık. Elli yaş üstü erkeklerin de dikkat etmesi gerekiyor. Onlarda da kemik erimesi oluyor. Çünkü kemik erimesi aslında fizyolojik de bir olay. Yani nasıl yaşlandıkça gözlerinizin görmesi azalıyor, cildiniz kırışıyor, kulağımızın duyması azalıyor, karaciğerimiz yağlanıyor, eklemlerimizde ağrı oluyor. Kemik erimesi de böyle bir süreç. Eğer menopoza girmiş biriyseniz, tiroit hastalığınız, karaciğer hastalığınız, şeker hastalığınız ya da bağırsaklarla ilgili emilim hastalıkları varsa bunlar risk faktörüdür, kemik ölçümü yapılması uygun olacaktır. Mesela çok doğum yapmış kadınlarda kemik erimesi riski oluyor. Risk faktörleri arasında guatr beziyle ilgili, bağırsaklarla ilgili hastalıklar, şeker hastalığı gibi hastalıklar varsa ya da menopoza girdilerse ya da elli yaş üstü bir erkekseniz kemik erimesi taraması için geldim diyebilirsiniz. Tarama ile birlikte kan testi de önemli. Bu hastalar için güneşi doğal ve almamız gerekiyor. Günlük 1 kase yoğurt, peynir, yeşillik önemli. Yoğun kahve, çay, protein tüketmek, tuz tüketmek kemik erimesini etkiliyor, şok diyetler de kemik erimesini etkileyen faktörlerden” dedi.
Prof. Dr. Şahin, “Çıkardığım bilimsel kitaplar benim çocuğum gibi”
Bilimsel ve akademik çalışmaları ile de bilgiler veren Şahin “Ben akademik ruhu olan birisiyim. Kitaplarım çıkınca kendimi daha enerjik hissediyorum. Sağlık ve Bilim Derneği adı altında dernek kurduk, dernek çatısı altında 18 tıp hekimine, asistan, uzmanlara, farklı branşlara hitap eden kurslar verdik. Tecrübelerimi gençlerle paylaşıyorum. 2022 yılında iki sempozyum yaptık, Düzce’dekinde beslenme üzerine konuştuk, İstanbul’da da Romatoloji ve Ortopedi sempozyumu gerçekleştirdik. Çok kıymetli hocalarımız katılım sağladı. Çok başarılı geçti. Asistanlık hayalim olan kitaplarım çıkıyor. Yeni, Egzersiz Tedavisi isminde kitap çıkardım, Bu kitap bizim alanımızda eksikti, Türkiye’de bir ilk oldu. Ozon kitabımızı çıkardık bu da Türkiye’de bir ilkti. Uluslararası yayınlarım çıktı, akademik olarak verimli işler gerçekleştirdik. Farklı illerden de hastalarımız geliyor, bunlara da hizmet etmek beni mutlu ediyor” dedi.