Avcılar’da otel işletmeciliği yapan çiftin öldürülmesine ilişkin sanık yeğenlerin yargılanmasına devam edildi. Maktul Nuri Yıldız’ın kardeşi Hadim Yıldız, “Dosyadaki görüntülerde olan kişilerde yüzde yüz bunlardır. Bunlar bir oyun oynayıp otelin üstüne konmak istediler” dedi.
Avcılar’da otel işletmeciliği yapan Nuri Yıldız ve Esra Yıldız çiftinin katledilmesine ilişkin davada maktulleri öldürdükleri iddia edilen yeğenlerin yargılanmasına devam edildi. Küçükçekmece 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Aleyna Yıldız, Ferhat Yıldız, Mühyettin Yıldız ve müştekiler hazır bulundu. Duruşmaya taraf avukatları da katıldı. Duruşmada ayrıca tanıklar dinlendi.
“Aynı koğuşta kalıyorduk. Koğuş küçüktü, konuşulanlar duyuluyordu”
Tanık Oğulcan Durmuş beyanında, “Ben 2 Aralık’ta metris cezaevinde tutukluydum. Orada sanık olan Ferhat ve Mühyettin ile tanıştım. Aynı koğuşta kalıyorduk. Koğuş küçüktü, konuşulanlar duyuluyordu. Mühyettin zaten cinayeti söyledi, Ferhat söylemedi. Kriminalde bir ayakkabı varmış onda ve kamerada oynama yaptıklarını söylüyorlardı. Bunu koğuştaki herkes biliyordu. Tek bir delil kalmış oda HTS kayıtları. Olayı hasım cinayeti olarak bildiğim için böyle bir olayı yaptım. Ben dışarı çıktığım zaman ‘Bir hattı dışarı çıkarabilirim. Sonra kız arkadaşın kullanır. Senin kullanmadığın anlaşılır’ dedim. Belli bir miktarda anlaştık. Önce Gamze’yle görüştük sonra ablası Sünniye ile plan program yaparak her şeyi görüştüm. Daha sonra ben internetten haberleri görünce çekindiğimden bu olayın içerisine girmek istemedim. Bende ablasını oyaladım" dedi.
“Amcalarına bunu yapmış insanlar bana neler yapmaz bu işe girilmez diye düşündüm”
Tanık Oğulcan Durmuş beyanında, "Sünniye’nin psikolojisi çok iyi değildi. Ben kendilerini oyalama başladıktan sonra sana para vereyim demeye başladı. Sonra beni tehdit etti. Ben de amcalarına bunu yapmış insanlar bana neler yapmaz para için bu işin içine girilmez diye düşündüm. Tehdit de edildiğimden Fatih’teki oteli arayıp olayı anlattım. Tehditler devam edince Yasemin Hanımın numarasını istedim. Benimle yüz yüze görüştü. Kendisine durumu anlattım. Ben hattı vermedim. Sünniye beni karşı tarafın adamı sandı. Bana ‘Sen benden para almıyorsun demek ki başkasından para alıyorsun’ dedi. Yasemin Dallı’dan da para almadım" şeklinde konuştu.
Maktul Esra Yıldız’ın annesi müşteki Yasemin Dallı, “Biz hiçbir şey bilmezken, dosyada gizlilik kararı olmasına rağmen Oğulcan her şeyi biliyordu” dedi.
“Kendisi bizi tehdit etti”
Sanıkların kardeşi tanık Sünniye Yıldız beyanında, “Oğulcan abimin koğuşunda kaldığını söyleyerek benden 10 milyon TL para talep etti. Bunun karşılığında dosyayı bana vereceğini söyledi ‘Hattın sahibini buluruz’ dedi. Karşı tarafa gidelim otellerine bir şey yapalım gibi konuştu. Ben bunu kabul etmedim. Benden bir karşılık alamayınca ‘Bakın görün size neler yapacağım’ dedi. Kendisi bizi tehdit etti. Ben sonra onu engelledim. Bizim ondan öyle bir talebimiz olmadı kendisi bize ulaştı” diye konuştu.
“Cenazeyi defnetmek üzere onu beklerken kendisi gitmiş kebap yiyip keyif yapmış”
Tanık Hadim Yıldız, “Sanıklar yeğenlerim olur. Cenazemizi defnedeceğimiz gün Mühyettin cenaze arabasındaydı. Biz cenazeyi defnetmek üzere onu beklerken kendisi gitmiş kebap yiyip keyif yapmış. Dosyadaki görüntülerde olan kişilerde yüzde yüz bunlardır. Bunlar bir oyun oynayıp otelin üstüne konmak istediler” dedi.
Emniyetteki ifadelerine göre görüntülerdeki kişileri teşhis eden sanıkların ailesi duruşmada o ifade ve teşhisi kabul etmedi. O gece sanıkların evde oldukları söylendi. Mahkeme sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Eksik hususların giderilmesi için duruşma ertelendi.
İddianameden
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede olay şöyle anlatıldı, 11 Ekim 2021 tarihinde Esenyurt Haramidere mevkiinde otoyol kenarında bulunan araç yanar vaziyette bulundu. Söndürme işlemleri sırasında yapılan incelemede aracın içinde kimsenin bulunmadığına ve aracın dış kısmında kan olduğu tespit edilirken, şoför mahallinde maktul Nuri Yıldız’a ait nüfus cüzdanı bulundu.
Nuri Yılmaz’a ulaşmak için Denizköşkler Mahallesi’nde bulunan ikametine gidildiği kaydedildi. Evin kapısının kilitli olması üzerine çilingirle kapının açtırılıp içeri girildiğinde maktulün eşi Esra Yıldız’ın boğazının kesilerek öldürüldüğüne ve yapılan aramalar sonucunda Beylikdüzü’nde cesedi bulunan maktul Nuri Yıldız’ın başına isabet eden 3 kurşunla hayatını kaybettiğine yer verildi.
Soruşturma çerçevesinde incelenen güvenlik kamera görüntülerinde Esra Yıldız’ın öldürüldüğü gece evine gelen koyu renk şapkalı ve maskeli iki erkeğe kapıyı açtığı, bu kişilerin 10 dakika sonra binadan çıktıkları tespit edildi. Nuri Yıldız’ın ise, Beyoğlu’ndaki bir otelden tek başına ayrıldıktan sonra, bir parkın önünde dörtlüleri yanan bir otomobilin önünde durduğu, daha sonra Edirne yönüne gittiği belirlendi.
Şüphelilerin kullandığı cep telefonu hatlarının HTS kayıtlarının incelenmesi üzerine şüphelilerin olay saatinde evde olmadıkları belirlendi. Yapılan araştırmada şüpheliler, maktul Esra Yıldız’ın bulunduğu konuta girdikleri kamera görüntülerinde ve HTS kayıtlarından tespit edildi. Tespitler sonucunda şüpheliler Ferhat Yıldız ve Mühyettin Yıldız olduğu belirlendi. Otomobili park edip ayrılan şüphelinin ise Aleyna Yıldız olduğu teşhis edildi.
Cumhuriyet Başsavcısı, 3 sanık hakkında ‘ tasarlayarak öldürme’ suçundan 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 3 ayrı suçtan 9’ar yıl hapis cezası talep edildi.