Muğla İl Tarım Müdürlüğü, Milas Ören mahallesinde Muğla’nın üretici kadınlarını, depremden etkilenen bölgelere yardım için seferber olan vatandaşları ve Muğla’ya yerleşen depremzede aileleri bir araya getirdi.
Milas İlçesi Ören mahallesindeki tamamı hayırsever vatandaşların katkıları ile 3 milyon 800 bin liraya yapılan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ek hizmet binasında gerçekleştirilen programda 100 bin ıtri tıbbi bitki ile 5 bin adet meyve fidanı dağıtıldı. Ölmez ağacı ‘zeytin’ fidanları, depremde kaybedilen vatandaşlar anısına temsilen Ören’deki ek hizmet binasının bahçesine dikildi.
1999 depremi sonrası geldiği Milas’ta çiftçi oldu
1999 yılında Marmara’da meydana gelen depremin ardından Milas’a gelerek yerleşen ve çiftçilik yapmaya başlayan Esra Kuray, kadın üreticiler adına yaptığı konuşmasında, “Ben de 1999 depremini Gölcük İzmit’te yaşayarak ailem ile birlikte Ören’e yerleşenlerdenim. Bu işi yapabileceğimi hiç düşünmüyordum. Çünkü ilgi alanım değildi. Ama ufak ufak, bahçe fidanı dikerek, meyve yetiştirerek bu işe başladık” dedi.
Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak, Muğla’nın kuzeydeki en önemli üretim aksının Milas olduğunu belirterek, göreve geldikleri ilk günden itibaren, kuzeyde Milas, güneyde ise Seydikemer üretim aksını odak alarak bir yatırım hamlesi başlattıklarını anlattı.
Saylak, Tarımsal üretimin önce pandemi, daha sonra orman yangınları, Rusya-Ukrayna savaşı gibi olaylar nedeniyle sekteye uğradığı zor dönemlerden geçtiğini, son olarak 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremde tarımsal üretimin sekteye uğramamış için üretmek zorunda olduklarını belirti. Tarım ve Orman İl Müdürü Barış Saylak, “Burası 1475 metrekarelik bir alan. Burasını Örenliler biliyor. Burası bir virane idi. Örenli bir hemşehrimizin tavuk kümesi idi. Bu bina adeta yıkılmaya yüz tutmuş bir bina idi. Önümüzdeki süreç, küresel iklim felaketi. Bu küresel iklim felaketinin bizim ülkemize ve dünyamıza getirdiği bir felakettir. Bundan mutlu olunacak bir durum yok. Üretmediğimiz sürece bu küresel iklim felaketi olduğu sürece tarımın ve üretmenin önemi asla geri planda kalamaz. Üretmek zorundayız. Mayıs-Haziran’da sel oluşturan aşırı yağışlar ile karşı karşıya kalabiliriz. Bahar yağmurları yağmazsa. Bunu bu gerçekleri göz önünde bulundurarak bir damla suyumuzu, bir lokma domatesimizi bir tane elmamızı heder etmeyelim” dedi.