Ankara’nın Çayyolu semtinde bulunan bir eğlence mekanında çıkan tartışma sonucu boynundan yaralanarak hayatını kaybeden müzisyen Onur Şener cinayetinin ilk duruşması görüldü.
Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar İlker Karakuş, Ali Gündüz ve Semih Soyalp ile tutuksuz sanıklar Gözde Gündüz, Jale Erberk ve avukatları katıldı. Kimlik tespitinin ardından sanıkların savunmalarına geçildi. Sanık İlker Karakaş, olay günü saat 01.00 civarında Esra isimli arkadaşıyla mekanı geldiklerini diğer sanıkların yanında geçip önce bahçe kısmında alkol alıp oturduklarını daha sonra içeri geçtiklerini anlattı. Mekanda canlı müzik yapılmadığını ve sahnede hiçbir enstrüman bulunmadığını söyleyen Karakaş, "Sevdiğim bir parça çalıyordu. Karaoke yapıldığını düşündüm ben de sahneye gittim. Sahnenin yanında oturan Onur Şener bana ’şarkı söyleyemeyeceksen’ diyerek sinkaflı konuştu. Ben de sahneden indim, arkadaşlarımın yanına gittim" ifadelerini kullandı. Şener’in küfür ederek geldiğini ileri süren Karakaş, olay anına ilişkin şunları söyledi:
"Şef garsona yaşananları anlatarak bir daha buraya gelmeyeceğimizi söyledim. Garson bizden özür dileyince dışarı çıktık. Bu aşamada olay bizim kapanmıştı. Arkamızdan gelen Şener, bize bağırmaya başladı. Şener’in psikolojisinin bozuk olduğunu anladım ve uzak durdum. Dışarı çıktı üzerime saldırmaya devam etti. Onu durdurmam gerekiyordu, ben de elimdeki bardağı Şener’e fırlattım. Kırık bardakla vurmadım."
“İlker bira bardağını attı”
Sanık Ali Gündüz de olayların yaşandığı mekana devamlı gittiğini o gün de eşi ve arkadaşlarıyla sahnede karaoke olarak şarkı söylediklerini anlatan Gündüz, "Bir süre sonra solist ile İlker arasında tartışma olduğunu gördük. İlker masaya döndü, Şener de arkasından gelerek sinkaflı cümlelerle ’mekandan çıkın’ dedi. Biz de bahçeye çıktık. Ya psikolojisi bozuktu ya da madde teshiri altındaydı. İlker’e yumruk salladı, İlker de bira bardağını attı. Şener de tutup beni yere fırlattı. Yüz üstü düştüm omzum kırıldı ve yerdeki kırık cam bardakları elimi kesti. Ben yerdeyken arbede devam ediyordu. Kim kime vurdu fark etmedim. Bir süre sonra ambulans geldi. Gazi Hastanesi’ne gittik. Ameliyat oldum. Onur’un öldüğünü orada öğrendim. Ben 11 yıllık devlet memuruyum, alkollü mekanlarda kimseyle tartışmam. Olaya dahil olmadım. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
“İlker bira bardağını Onur’un kafasına vurdu“
Sanık Semih Soyalp da sanık Karakaş’ın müzisyen Şener ile kavga ettiğini gördüğünü, Şener’in dışarıda yanlarına geldiğini Gözde Gündüz ve Jale Erberk’e "Siz susun varoşlar" dediğini iddia eden Soyalp, "Bunun üzerine İlker bira bardağını Onur’un kafasına vurdu. Ali yerdeydi, Onur çenesinden de kan geldiğini gördüm. Ben elimden geldiğince iyi niyet gösterdim, kavga çıkmasını önlemeye çalıştım. Elimde bardak yoktu. İlker ve Gözde’nin elinde bardak gördüm. İlker, Onur’a içinde alkol olan bardakla arkadan vurdu " ifadelerini kullandı.
Cinayetle ilgilerinin bulunmadığını savunan sanıklar Gündüz ve Erberk beraat talebinde bulundu. Duruşmada, tanık olarak dinlenen maktul Şener’in kız arkadaşı Pelin Tolunay da Şener’in olayın yaşandığı mekanda hafta içi program yaptığını anlattı. Saat 01.00 civarında Şener’in programının bittiğini ve sahneden müşterilere yönelik "Hadi beyler çıkın, kızlarla oturacağız" dediğini aktaran Tolunay olay anını şöyle anlattı:
"Bir ara sahneye doğru İlker olduğunu öğrendiğim şahıs geldi. Onur’dan şarkı istedi. Sonra yanındaki bayan arkadaşla konuşmaya başladı. Sonra ’Jale bizde buranın eski müşterisiyiz çıkmıyoruz’ dedi. Onur yanımıza geldi. Arkadaşlarıyla muhabbet ettik. 15, 20 dakika konuştuk. Arkadaşlar gitti biz yolcu etmek için dışarı çıktık. Onur’un münakaşa ettiği grubun sağda beklediğini gördüm. Onur, ‘1 dakika hayatım’ dedi ve yanlarına gitti. Konuşmaya başladı. Kısa süre sonra bir anda sesler yükseldi. Ardından bir kaç adım aşağı doğru etrafını sardılar. Birbirlerine vurmaya başladılar ‘durun yapmayın’ diye bağırdım. Onur’u göremedim bir anda görüş alanımdan çıktı. İlker’in yukarıdan aşağı doğru yumruk attığını gördüm dayanamadım. İlker’i çekiştirdim. Kolumu sıkıyordu, bir yandan da kadına el kalkmaz diyordu. Tişörtünden tuttum yırtıldı, sonra elimden kaçtı. Arkamı döndüğümde kimseyi göremiyordum Onur yerde oturuyordu. Kanlar içindeydi. Üstü de çıplaktı. Boğazından kanlar geliyordu çok kanaması vardı. Çenesi kitlenmeye başladı. Onur kalk diyordum. Kalp masajına başladım suni solunum yapacaktım boğazındaki kesiği gördüm yardım edin diye bağırdım.”
Onur Şener’in annesi müşteki Leyla Şener de, "Oğlumu benden kopartan bu canilere ’insan’ diyemiyorum. O kadar masum anlatıyorlar ki bütün aileyi kırdınız, mutsuz ettiniz. Oğlum sevgi doluydu" ifadeleri kullandı.
Baba Erhan Şener de "Çocuğumu benden aldılar. Hakkımı helal etmiyorum" diye konuştu.
Tanık beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıklar İlker Karakuş, Ali Gündüz ve Semih Soyalp’ın mevcut halinin devamına hükmederek, duruşmayı 8 Mart’a erteledi.
