Ağrı’da 25 yıl önce merakla başladığı arıcılık mesleğini büyük bir aşk ve sevgiyle yapan Mehmet Sait Biçmen, her yıl binbir emekle baktığı arılardan binlerce verim alıyor.
Ağrı’nın Hamur ilçesine bağlı Yukarı Gözlüce köyünde yaşayan 56 yaşındaki Mehmet Sait Biçmen, bir dergide görüp merakla başladığı arıcılık mesleğinde başarılar elde ederek 1999 yılında yapılan bal yarışmasında il birincisi oldu. 70 tane kovanı bulunan Biçmen, Ağrı’nın Avrupa Birliği tarafından şifalı bitkiler konusunda seçildiğini ifade ederek ürettiği ballarda hiçbir katkı maddesinin olmadığını dile getirdi. Arıcılık mesleğinin kendisi için özel bir yeri olduğunu dile getiren Mehmet Sait Biçmen’in, binbir emek ve alın teriyle ilgilendiği arılardan aldığı ballara ise kızı ve damadı aralarındaki aşktan dolayı "Gülbal" adını verdi.
24 yıl önce merakla ve Karadeniz bölgesinden gelen arıcılardan ilham alarak arıcılık mesleğine başlayan Mehmet Sait Biçmen, gözü gibi baktığı arılardan hiçbir katkı maddesi olmadan bal aldığını ifade ederek, “Biz arıcılık işine 25 yıl önce başladık. Hem bir dergiden okumuştum hem de Karadeniz’den gelen arıcılardan ilham aldık. Onlardan da bir şeyler öğrendik. Küçük kovan başladık sonra büyüttük. Akıştıkça çeşitli yerlere gittik. 1999 yılında da bal yarışmasında Ağrı’da il birincisi oldum. Çünkü ben hiçbir şekilde hiçbir katkı kullanmıyorum. Biz helal lokma peşindeyiz öyle olmak zorundayız. Arıcılık çok güzel bir meslek. Avrupa Birliğinden gelen mühendislerin toplantısına katıldık, dediler ki biz doğuda her bölgeyi bir konuda seçtik. Ağrı’yı da şifalı bitkiler konusunda seçtik. Çünkü Ağrı’da hiçbir kimyasal madde olayı yok. Her şeyi organik ve güneşi çok" dedi.