Türkiye’nin kritik güçlerinden denizaltılara yenisi ekleniyor. Denizaltıdan personel kurtarma aracı (SRV), söz konusu platformların sadece denizaltı kazalarında değil su altındaki boru ve kablo hatlarının kontrolünde de görev alabilecek.
Son yıllarda kara ve havada dikkat çeken savunma sanayii ürünleri geliştiren Türkiye’de suda da büyük atılım gerçekleştiriyor. Bu kapsamda Milli Gemi (MİLGEM) ve Milli Denizaltı (MİLDEN) projeleri Ankara’nın sadece askeri açıdan değil politik etki yönünden de elini giderek yükselten unsurlar oluyor.
MİLGEM projesi kapsamında bugüne kadar 4 gemiyi envantere alan ve 5. gemiyi de hızla inşa eden Türkiye’nin yakın zamanda gerçekleşmesi beklenen Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde (SSİK) 6, 7 ve 8. gemiler için de adım atması bekleniyor.
Milli Denizaltı projesinde doğrudan ya da örtülü ambargolara rağmen hızla yol alan Ankara, denizaltı filosunu genişletirken bu alanda ihtiyaç duyulabilecek diğer kritik platformlar için de kolları sıvadı.
“SRV’ler için süreç başladı”
Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde hali hazırda üç farklı sınıftan 12 denizaltı bulunuyor. 2023’te ise REİS sınıfı denizaltıların teslimatları başlıyor. Gelecek yıllarda MİLDEN kapsamında yeni denizaltıların da envantere katılmasıyla Türkiye’nin 20’nin üzerinde denizaltıya sahip olması bekleniyor.
Savunma ve Denizcilik Araştırmacısı Kozan Selçuk Erkan, bu noktada denizaltıdan personel kurtarma aracının (SRV) öne çıktığı belirterek, söz konusu platformların sadece denizaltı kazalarında değil su altındaki boru ve kablo hatlarının kontrolünde de görev alabileceğini söyledi.
Türkiye’nin giderek genişleyen bir denizaltı filosu olduğuna işaret eden Erkan, “Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı denizaltı filosu kısa sürede çok hızlı bir şekilde büyüyecek. Haliyle bu büyümeyle birlikte ‘denizaltıdan personel kurtarma’ hususunda da aynı hızda bir ilerleme sağlanması şart” dedi.
“Mevcut imkanların daha da gelişmesi gerek”
Denizaltılarla ilgili olası bir kaza durumunda Türkiye’nin mevcut durumunu da anlatan Kozan Selçuk Erkan, “Hali hazırda denizaltının bir kazaya karışması durumunda personel 40 metreye kadar kendi imkanlarıyla çıkabiliyor. 90 metreye kadar olan derinlikte ise ‘kurtarma çanları’ devreye giriyor. Bu sistemle tek seferde 6 personeli kurtarmak mümkün oluyor. Ancak 100 metre ve daha derin yerlerde çok daha gelişmiş sistemlere ihtiyaç duyuluyor. SRV ile iş çok daha başka bir boyuta gidiyor. Bu platformlarla 650 metre derinliğe kadar inilip tek seferde 17 personel kurtarılabiliyor” bilgisini paylaştı.