Küçükçekmece Halkalı’da başlatılan kentsel dönüşüm projesiyle modern, sağlam ve kaliteli binaların yapımı için ilk adımlar atıldı. 180 hak sahibi, evlerinin yıkılıp yeniden inşa edilmesi için onay verdi. Dairesi yıkılan hak sahipleri, inşaat alanını ziyaret edip işçilere baklava ikramında bulundu.
Küçükçekmece’deki mevcut yapıların bir bölümü deprem riskine karşı “Kentsel Dönüşüm” çerçevesine alındı. Halkalı’da depreme karşı risk oluşturan yapılar belirlenerek depremde yaşanabilecek can ve mal kaybını en aza indirmek için çalışmalara başlandı. Projeyi yapan firma, kentsel dönüşüm çerçevesindeki taşınmaz sahiplerinin hepsiyle gerekli resmi sözleşmeleri imzaladı. Hak sahibi 180 kişi ile tek tek görüşen firma, 180 malikin de onayını almayı başardı. Hak sahibi olan vatandaşların bir kısmı, yıkılan evlerini görmeye geldi. Herkesin kentsel dönüşüme destek vermeleri gerektiğini belirten hak sahipleri, evlerini yıkan ve daha dayanıklı binalar inşa etmek için ter döken işçilere baklava ikramında bulundu.
Bios Yapı Kentsel Dönüşüm İnşaat Genel Kurul Başkanı ve Genel Müdürü olan Remzi Aytekin, “Halkalı’nın meydanında zamanın teknik şartlarına göre yapılmış olan, deprem yönetmeliğine uymayan, hatta insanlar için tabut niteliği taşıyan 180 tane bağımsız bölümün bulunduğu bir yeri komple değiştiriyoruz. 2023 vizyonuna uygun, insanların konfor içerisinde ve aileleriyle huzur içerisinde depreme dayanıklı yenilenmiş yaşam alanları sunuyoruz. Kentsel dönüşümde kat maliklerinin hepsinin rızasıyla devletin vermiş olduğu 3306 sayılı kanun çerçevesinde 3’te 2 çoğunluk sağlandığında kentsel dönüşüme olanak vermiş ama biz böyle bir şey istemedik. Biz tam memnuniyet ve kişi odaklı hareket etmek istedik ve 180 malikin eksiksiz olarak rızasını alarak hepsini tek bir noktada buluşturduk. Amaç ve gaye odaklı bir sunumla hepsinin onayını alarak 180 malikin yerinde, 340 tane bağımsız bölüm olacak şekilde modern bir yaşam alanına çevirdik projeyi. Zaten insanlar bunu gördüğünde de memnuniyetle peşimizden gelmeyi kabul ettiler” açıklamasında bulundu.
“180 kişinin onayıyla yapılacak olan tek proje”
Projeyi 2024 yılında bitirmeyi planladıklarını söyleyen Aytekin, “Hedefimiz 2023’ün ocak ya da şubat ayında bismillah deyip ruhsatlandırarak başlamak, 18 ayda da insanlara teslim etmek. Bizler bu memlekete ve bu memleketin insanlarına borçluyuz. Türk halkı daha kaliteli bir yaşamı hak ediyor. Türkiye’de belki de ölçüsü yok, 180 kişinin aynı amaç için içinde tek şüphe bulunmadan herkesin onayıyla yapılacak olan tek projedir. Biz doğru bir iş yaptık. İnsanlar bunu gördü, bunun karşılığında da projemize gerçek anlamda değer verdiler” ifadelerini kullandı.
“İstanbul, yüzde 65-70’i yenilenmeyi bekleyen konutlardan ibaret”
İstanbul’daki binaların çoğunun yenilenmesi gerektiğini söyleyen Genel Müdür Aytekin, “İstanbul’da özellikle fay hattı Küçükçekmece bölgesinden net geçmekte. İşin rantını, ticaretini, spekülasyonlarını bir kenara bırakıp deprem gerçeğiyle yüz yüze gelip şapkamızı önümüze koymamız lazım. Buraların yenilenmesi lazım. İstanbul, eski teknolojilerle yapılmış deprem yönetmeliğine uygun olmayan yüzde 65-70’i yenilenmeyi icap eden konutlardan ibaret. Bunları bir an önce yenilememiz gerekiyor” dedi.
Maliklerden biri olan ve işçilere baklava ikramında bulunan Sibel Yıldırım, “Gayet memnunuz. Süreç istediğimiz gibi ilerliyor. Evlerimizi boşalttık. Şu an son bloğumuz var. O da yıkılacak. İnşallah yeni dairelerimize güle oynaya gelmeyi rabbim nasip etsin. Yeni sitemizi sabırsızlıkla bekliyoruz. Depreme dayanıklı olsun istiyoruz. Kafamız rahat, çocuklarımızla başımızı yastığa koymak istiyoruz. Güzel bir ortamda yaşamak istiyoruz. Tatlı yesin işçiler, tatlı tatlı çalışsınlar, Allah onlara da kolaylık versin. Bizler için gece gündüz çalışıyorlar” şeklinde konuştu.
Hak sahibi olan ve herkese kentsel dönüşümü tavsiye eden Atakan Yıldırım, “Bizler sağlam, huzurlu, konforlu, son sistemli depreme dayanıklı dairelerde oturmak istiyoruz. Bütün kat maliklerinin düşüncesi bu şekilde olduğu için bu süreç böyle gidiyor. Herkese kentsel dönüşümü tavsiye ediyoruz. Çünkü eski yapılarda oturmalarını istemiyoruz sağlıklı, güvenli binalarda oturmak herkesin hakkı diye düşünüyorum” dedi.
