Kocaeli Ticaret Odası başkan adayı İbrahim Bıyıklı, 8 Ekim’de yapılacak başkanlık seçimleri öncesi açıklamalarda bulundu. Mevcut yönetimin görevini doğru yapmadığını öne süren İbrahim Bıyıklı, "Kocaeli Ticaret Odası’na 4 yıllık kısa bir süre içerisinde en parlak dönemini yaşatacağımıza inanıyorum" dedi.
Sarı listeden adaylığını ilan eden iş insanı İbrahim Bıyıklı, mevcut KOTO yönetiminin görevini doğru yapmadığını ve şikayetlerden yola çıkarak aday olduklarını belirtti. Kendilerinin görevi devralmasıyla pek çok konuda Kocaeli Ticaret Odası’nı gözde bir oda haline getireceklerini iddia eden Bıyıklı, birçok projelerinin hazır olduğunu söyledi. İbrahim Bıyıklı, "KOTO’nun görevini doğru yapmadığına inandığımız için arkadaşlarımızla bir karar aldık ve odaya aday olduk. Herkeste, ‘Ticaret odaları para vermekten başka ne işe yarar?’ diye bir şikayet var. Biz de yola çıkarken bunu böyle düşünüyorduk. Fakat yönetmelikleri, tüzükleri okuyunca gördük ki devletimizin ticaret odalarına verdiği yetkiler, haklar, imkanlar gerçekten olağanüstü. Ticaret odaları, bulunduğu bölgelerde ticareti üst seviyelere çıkaracak projeler üretirse bölgedeki ticarete fayda sağlayabilecek birçok hamlenin olabileceğini gördük. Fakat bugünkü konumuyla ticaret odaları, makam işgal etmekte. Protokol fotoğrafları vermenin ötesine geçmiyor" dedi.
"En parlak dönemini yaşatacağımıza inanıyorum"
Başarılı ve yaş ortalaması genç bir ekip kurduklarını ve KOTO’nun en parlak dönemini yaşatmak için iddialı olduklarını söyleyen Bıyıklı, "Biz geldiğimiz takdirde projelerimiz hazır ve proje üreten bir sistemle dört yıl boyunca ticaret odasını yöneteceğiz. Dört yıllık fizibilite çalışmamızı yapıp, stratejik planlamamızı yapıp dört yıl sonunda da başarılı olmuş bir şekilde gururla iş insanlarının karşısına çıkacağız. Kocaeli Ticaret Odası’ndaki yapılanmaya baktığımızda 15, 20, 25 yıldır meclis üyeliği yapan arkadaşlarımız orada. Biz aslında onlardan bir müsaade istedik. ’20-25 yılda yapamadığınız neyi yapacaksınız da aday oluyorsunuz?’ dedik. Artık gençlerin önünün açılma vaktinin geldiğine inanıyoruz. Şu an bizim yaş ortalamamız 41. Genç, yüzde doksan dokuzumuz daha önce ticaret odasında görev almamış fakat bu arkadaşlarımız kendi kurdukları iş yerlerinde başarı yakalamış, dış ticarette 20-30 ülkeye ürün satan veya şirket aileden geliyorsa A noktasından B noktasına taşımış arkadaşları listemize aldık. Ben başarının, başarılı insanlarla geleceğine inandığım için başarılı bir ekip kurduk. Bu başarılı ekip, kendi ticaretlerini nasıl parlar bir hale getirdiyse, Kocaeli Ticaret Odası’na 4 yıllık kısa bir süre içerisinde en parlak dönemini yaşatacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
"KOTO Koleji için Türkiye’de tek olacak bir proje ürettik"
KOTO Koleji’ne ilişkin önemli proje çalışmaları yaptıklarını aktaran Bıyıklı, "Odanın bazı ödenekleri var. Bunların en başında KOTO Koleji var. KOTO Koleji’ne gerçek anlamda ciddi bir para aktarılıyor. Hatta buraya aktarılan para yetmediği için çeşitli organize sanayi bölgelerinden destek isteniyor. Biz, Kocaeli Ticaret Odası’na bağlı olan KOTO Koleji’ne öyle güzel bir proje geliştirdik ki bu proje Türkiye’de tek. Hazırladığımız proje Türkiye’de başka hiçbir yerde yok. Kocaeli Ticaret Odası’nın bütçesinden KOTO Koleji’ne 1 kuruş dahi aktarılmadan biz oradaki sistemi sürdürülebilir bir hale getireceğiz. Burada iddialıyız. KOTO Koleji gerçekten Türkiye’de parmakla gösterilen bir okul olacak. Bu modeli de yazdık fakat açıklamasını tam yapmadık. Özel bir çalışmayla yürütüyoruz. Geldiğimizde sizler de göreceksiniz, başarılı bir KOTO Koleji olacak. Oraya aktaracağımız parayı da Kocaeli Ticaret Odası’na kayıtlı fakat çocuklarının okumasında zorluk çeken başarılı evlatlarımıza burs vererek değerlendireceğiz. Veya bir kısmını da doktora tezi hazırlayan öğretim görevlilerimize vereceğiz. Ya da dışarıdan tez hazırlayan arkadaşlarımız için, Kocaeli ticaretinin sıkıntılarının bir kısmıyla alakalı, bizim vereceğimiz bir konuyla ilgili tez hazırlayıp bize o sıkıntıyı çözecek bir geri dönüşüm sağlamaları halinde burs vereceğiz. Gerçekten Kocaeli Ticaret Odası’nın imkanları geniş. Çok güzel bir binası, mükemmel bir çalışan sayısı var. Parasal olarak daha refah bir seviyeye getireceğiz. İştirakler kuracağız. Yüzde 51’i Kocaeli Ticaret Odası’na olmak kaydıyla yüzde 49’unu paylayarak, hissedar ederek çok güzel iştirakler hazırladık. Burada hem paramız yurt dışına kaçmayacak hem de işletmelerimiz daha çok kazanacak" ifadelerini kullandı.
"İşletmenin borcu var diye oy kullanma hakkı elinden alınamaz"
Odaya borcu olan işletmelerin oy kullanma haklarının elinden alınmasının anayasaya aykırı olduğunu öne süren İbrahim Bıyıklı, "Esnaf odalarında, odaya borcunuz olsa dahi oy kullanabiliyorsunuz fakat ticaret odalarına bağlı firmaların borcu varsa oy kullanma hakkı ellerinden alınıyor, askıya düşüyorlar. Bu, hem anayasamıza aykırı hem de vicdanen çok rahatsız edici bir konu. Eşitlik ilkesine, seçme ve seçilme hakkının elinden alınmasına aykırı. Bir insanın borcu olabilir. Biz işletmeyiz, bugün paramız olur yarın olmaz. Ticaret yapanların çok sık şekilde yaşadığı bir durum. Bir işletmenin borcu var diye oy kullanma hakkı elinden alınamaz. Biz buna karşıyız. Biz geldiğimizde meclis olarak karar alıp bu konunun üzerinde çok ciddi duracağız. Ben bu sorunun da aşılacağına inanıyorum. Örnek veriyorum; bir insanın borcu olabilir ama bu insanın yerel veya genel seçimlerde oy kullanma hakkı alınamaz. Orada nasıl alınamazsa, ticaret odalarında da alınamaz. Bizim sitemimiz bu yöndeydi ve sağ olsun birçok ulusal basın da bunu gündemine taşıdı. Ben burada oluşan sıkıntının, devletin üst kademelerindeki, bizi yöneten büyüklerimiz tarafından bilinmediği kanaatindeyim. Biz bu sıkıntının çözülebilmesi için, borcu olan insanların da oy kullanabilmesi için gerekli çalışmayı yapacağız" şeklinde konuştu.
"Seçimi masa başında kazanmaya çalıştılar"
Kocaeli’de iş kollarının birbiriyle alışverişlerinin yeterli seviyede olmadığına değinen Bıyıklı, yeni bir model ve iştirakler sayesinde bu konuyu çözüme ulaştıracaklarına değindi. 22 komitenin 25’e çıkarılmasını da eleştiren Bıyıklı, "Maalesef iş kollarımız birbirlerini tanımıyorlar. Birbirleriyle alışverişleri yok. Odamızın yüzü biraz soğuk. Giriş çıkışlar sadece evrak alıp vermeyle oluyor. Biz öncelikle işletmelerin birbirlerini tanıması için organizasyonlar yapacağız. Kendi aralarında iş alışverişi için ciddi çalışmalar yapacağız. İşletmelerimizin özellikle ticaret odasının öncülüğünde kurulan iştiraklara katılımlarını sağlamak için çok ciddi çalışmalar yapacağız. Bunlarla ilgili 8-10 iş kolunda bütünleşme, bir büyük firma oluşması adına çalışmaları ve ön görüşmeleri yaptık. Bu konuyla alakalı akademisyenlerle görüştük. Olabilirliğini masaya yatırdık. İnşallah Kocaeli’de daha çok birbirini tutan işletmeler göreceğiz. Birçok ürün Kocaeli’ye dışarıdan geliyor, İstanbul gibi yakın şehirlerimizden geliyor. Biz bunun önüne geçmek için de elimizden geleni yapacağız. İstanbul’dan ürün alımını yavaşlatacak hamleleri, buradaki işletmelerimizin bunu nasıl karşılayabileceğini, nasıl tedarik edebileceğini masaya yatıracağız. Burada en önemli çalışma şu olacak; mesela Kocaeli Ticaret Odası’nda 22 komite vardı 25’e çıktı. Tabii, bu sorgulanması gereken bir olay. Son 6 ay kala 22 komiteyi 25’e çıkardılar. Burada da masa üstünde, bütün seçmenlerin oy kullanma haklarıyla alakalı da çok ciddi çalışma yaptılar. Seçimi masa başında kazanmaya çalıştılar. Fakat bunun böyle olmadığını 8 Ekim’de, seçimlerde göreceğiz. Bu 25 komitenin kendi içerisinde de iş kolları var. Örneğin, 16’ncı komitede cateringler, pişmaniyeciler, kafeteryalar var. Fakat bunların sorunları aynı değil, bir pişmaniyecinin sıkıntısıyla bir cateringin sıkıntısı aynı değil. Biz hangi komitede olursa olsun önce iş kollarını ayıracağız. Her iş kolunu bir çizgide toplayacağız. Bu iş kollarıyla ilgili çalıştaylar yapacağız. Çalıştaylarda önce hep birlikte problemi belirleyeceğiz, daha sonra da çözümünü belirleyeceğiz" dedi.
"Kocaelili iş insanların pastadan daha çok pay alabilmesi için çalışacağız"
Kocaeli’de 315 küresel firma olduğunu ve pasta payını da daha çok onların ülkelerine yaradığını vurgulayan İbrahim Bıyıklı, Kocaelili iş insanlarının pastadan daha çok pay alabilmesi adına çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Bıyıklı, "Kocaeli’de bizim en öne çıkacağımız olay; fuarcılık, eğitim ve dış ticaret. Bunun sıralaması eğitimle başlıyor, fuarcılık ve dış ticaret olarak devam ediyor. Eğitimden kastımız şirket içi eğitim ve patronların eğitimi. Yani, kişisel gelişim dediğimiz olay. Ticaret odasında, Türkiye’de, dünyada kişisel gelişim anlamında seviye atlamış, pik yapmış büyüklerimizi Kocaeli Ticaret Odası’nda artık hızlı bir şekilde eğitim vermeye davet edeceğiz. Bunun planlamasını Kocaeli Ticaret Odası yapacak. Yani önce patronlarımızın ufkunu daha fazla açacağız. Daha sonra şirketlerin daha iyi hale gelmesi için şirket içi eğitimleri sağlayacağız. Kocaeli olarak fuarcılıkta çok gerideyiz. Bu yıl içerisinde 400’e yakın fuar yapılmış, Kocaeli’de ise yalnızca 1 tane kitap fuarı yapıldı. Kitap fuarı Kocaeli’de tuttu fakat fuarcılık çok geride. Dış ticarette Türkiye’de ikinci sırada olmamıza rağmen fuarcılık çok düşük. Fuarcılıkla ilgili çalışmalarımızı artıracağız. Dış ticaret çok önemli, ülkemizin döviz girdisine ihtiyacı var. Bunu da dış ticaretle sağlayabiliriz. Bu konuyla ilgili çok ciddi çalışmalar yapacağız. Her ne kadar Kocaeli, dış ticarette Türkiye’de ikinci sıradaysa da Kocaeli’de 315 tane küresel firma var. Aslında balon bir büyüme var orada. Yani para bize gelmiyor, sadece kağıt üzerinde işlemsel olarak görünüyor. Kocaeli’de en büyük ciroyu yapanlar küresel firmalar. Fakat bunun bizimle çok bir alakası yok, burada sadece maliyet muhasebesinde kalan kısım bizi ilgilendiriyor. Pastadaki büyük payı ise küresel firmalar kendi ülkelerine alıyor. Biz Kocaelili iş insanlarının bu pastadan daha çok pay alabilmesi için çalışacağız. Göreceksiniz, dış ticarette çok iyi bir konuma geleceğiz" ifadelerini kullandı.
"Bu kadar baskı tepki oluşturur"
Bıyık, sözlerini şöyle noktaladı:
"Kocaeli Ticaret Odası’nın üye sayısını bilen yok. Orada karanlık bir yapı var. Kocaeli Ticaret Odası’nda kaç üye var, bunların kaçı aktif, kaçı pasif? Bununla ilgili hiçbir bilgi verilmiyor. Bir sır dünyası. Biz iki defa odadan listeleri istedik. Aday olduğumuzu ve üyelerimize ulaşmak istediğimizi söyledik, üyelerimizin bilgilerini istedik. İkisinde de ret cevabı aldık. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nu öne sürerek bize listeleri vermediler. Kanunen hakkımız olduğu halde bize listeleri vermediler. Fakat şu an askıya aldılar, biz askıdan aldık. Bundan 3 ay önce istediğimizde yasak olan, verilemez denilen şeyi kendileri askıya astılar. Biz geldiğimizde kesinlikle bunların önüne geçeceğiz. Şunu özellikle söylüyorum; bugün esnaf odalarında, ticaret odalarında, sanayi odalarında veya diğer odalarda bu liste olayları açıkta olsun, yani kanuna uyulsun deniliyor. Kanun, bunu açıkta tutacaksın, saklayamazsın, gizleyemezsin diyor. Fakat oraya gelip, orayı ele geçiren arkadaşlar kendilerinin orada koltuk kaybetme endişelerinden dolayı listeleri vermiyorlar. Sitelerinde de yayınlama zorunluluğu var. Listeleri alamadığımız için bu arada gidemediğimiz üyeler oldu. Gidememe sebebimiz onları bilmediğimizden dolayı kaynaklanıyor. Böyle üyelerimiz varsa da onlara buradan söz veriyorum. Listeler bize 5 gündür geldi, yani 15 günlük bir çalışma şansı bize tanındı. Onda da listelerde sadece şirket adı var. Adres, yetkili ismi, telefon yok. Sicil gazetesinde bunlar zaten yayınlanıyor. Bunlar sır değil, bir kişisel veri değil ama art niyetten dolayı bunları bize vermediler. Başka odaların başkanları dahi bizim odamızın seçimine karışıyor, üyelerimizi arıyor, ‘Sakın ha’ diyor. Bu kadar baskıyla oy iradesi engellenemez. Ne kadar baskı yaparsanız yapın, o gün seçmenler gelip sarı listeye oy verecekler. Bu kadar baskı tepki oluşturur"