Kosova-Sırbistan sınırında bulunan ve yoğunlukla Sırpların yaşadığı Mitrovica’nın kuzeyindeki Türkler iki ülke arasındaki gerginliğin tırmanmasından ve çatışmaların yeniden başlamasından endişe duyuyor.
Kosova ve Sırbistan arasındaki yıllardır yaşanan kriz Kosova hükümetinin yerel Sırplara kimlik, ehliyet ve plaka zorunluluğu getirmesi ile tırmanırken, bu kararın protesto edilmesi sırasında Sırp bir polisin gözaltına alınması çatışmaların fitilini ateşlemişti. İki ülke arasında yükselen tansiyon ABD, AB ve NATO’nun itidal çağrısı sonrası alınan kararlarla yerini sakinliğe bırakırken Kosova’nın Sırbistan sınırında yer alan ve yoğunlukta Sırpların yaşadığı Mitrovica’nın kuzeyinde yaşayan Kosovalı Türkler, son birkaç aydır yaşananlardan endişeli. Bölgede yaşayan Türkler, geceyi gergin geçirdiklerini her an yeniden çatışma yaşanabileceği endişesiyle geçiriyor.
Türk asıllı Mitroviçalı İlyas Luşta, dedelerinin Mitroviça’da dünyaya geldiğini ifade ederek, “Yani ne zamandan beridir buradayız bilmiyorum ama Osmanlı Dönemi’nden bu yana buradayız. Birlikte yaşamak zor değil, biz böyle birlikte yaşamaya alışığız. Tito döneminde yaşamak çok kolaydı o zaman kardeşlik birlik vardı. Yugoslavya’nın çökmesiyle bazı şeyler değişti, çok sayıda ülke kuruldu. Biz de böyle kaldık” ifadelerini kullandı.
Türkiye’ye selam söyleyen Luşta, “Buradan Türkiye’ye selam söylüyorum Türk kanallarını izliyoruz, Türkiye’den ticaret yapıyoruz. En büyük ticaret Türkiye Cumhuriyeti ile oluyor” dedi.
Burhan Macun ise son dönemde Mitroviça’daki Kosovalı Türklerin yaşamlarını biraz daha gergin geçirdiğini ifade ederek, “Çünkü çok sayıda Türk Mitroviça’nın kuzey bölgesinde yaşıyor. Orada yaşayanlar tedirginlik içerisinde yaşıyorlar, geceleri uyuyamıyorlar. Bir silahlı saldırı olacak diye kendilerini güvende hissetmiyorlar” dedi.
Kosova hükümetinde bir bakan ve iki milletvekiliyle Kosovalı Türkleri temsil eden Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Mitroviça Şubesi Başkanı Erol Zekeriya, Kosova Savaşı’ndan önce 300’ün üzerinde Kosovalı Türkün yaşadığı Kuzey Mitroviça’nın savaş sonrası Kosova’nın kanayan yarası haline geldiğini ifade etti.
Son günlerde yaşananlara değinen Zekeriya, “Mitroviça’da 1990’lı yıllarda 300’ün üzerindeydi ama bugün bu sayı 80 ile 100 arasındadır diyebiliriz. Göç edenlerin çoğu güney bölgenin yanı sıra Avrupa ile Türkiye’ye göç ettiler” ifadelerini kullandı. Göç edenlerin özel sektörde çalıştıklarını ifade eden Zekeriya, bölgede tansiyonun yükseldiği günden bugüne herkesin tedirgin olduğuna dikkat çekerek, “Tedirgin olmayan yok. O bölgede yaşayanları arayıp nasıl olduklarını sorduk. Öğrendiğimize göre, olay günlerinde evlerden çıkmadılar, durum sakinleşene kadar. Yiyecek, içecekleri önceden temin ediyorlar. Bizler alıştık artık böyle yaşamaya. Kuzeyde yaşamak sadece Türklere zor değil diğer azınlıklara da çok zor. Çünkü serbest hareket edemiyorsun ve dolayısıyla yaşamak zorlaşıyor” açıklamasını yaptı.
Atatürk ve Tito tablolarının yer aldığı restoran
Gerilimin en yüksek olduğu kuzey Mitroviça’daki Boşnak mahallesinde 1980 yılından bu yana hizmet veren Şero isimli restoranda Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve eski Yugoslavya lideri Tito ile Türkiye Cumhuriyeti bayraklarının yer aldığı restoranda Kosovalı Türklerin uğrak noktası.