Kastamonu Üniversitesi’nde düzenlenen panelde Çanakkale Savaşı tüm yönleri ile ele alındı.
Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih bölümü tarafından “Şan ve Şeref Dolu Zaferlerin 108. Yılı-Çanakkale Muharebeleri” konulu program düzenlendi. Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Salonu’nda 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü yıldönümünde düzenlenen panel, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlarken, Mehmet Akif Ersoy’un dizeleri ve video sunumları ile devam etti. Program, katılımcılara teşekkür belgeleri taktim edilmesi ile son buldu.
Programın açılış konuşmasından sonra moderatörlüğünü Tarih Bölümü Başkanı Doç. Dr. Şerif Demir’in yaptığı konuşmada, Çanakkale Savaşları’nın deniz ve kara muharebeleri olarak ayrıldığını Deniz savaşlarının Türk ordusunun galibiyeti ile sonuçlandığını ifade etti. Çanakkale destanını en iyi anlatan şiirin Mehmet Akif Ersoy tarafından yazıldığını söyleyerek şairi ünlü dizeleri ile andı.
Çanakkale Savaşları’nın milli mücadele ruhunun oluşmasında kilit nokta olduğunun altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Özlem Coşkun, Çanakkale cephesinde kadın-erkek, çocuk topyekun bir savaş olduğunu ve kadınların da gerek cephede gerekse cephe gerisinde oldukça aktif bir rol aldığını dile getirdi. Coşkun, tarihi belgeler ışığında cephede ateş hattında ve cephe gerisinde kurdukları cemiyetler ile savaşa büyük destek sağladıklarını ifade etti. Cephe gerisinde de kadınların gerek savaşta yaralı düşen askerlere bakımı gerekse askerlerin iç çamaşırı ve çorap gibi ihtiyaçlarını giderme konusunda yardımcı olduğunu söyleyen Coşkun, kadınların cengaverlik konusunda ataların izinden gittiğinin altını çizdi. Coşkun, Türk kadını hakkında Atatürk’ün sözleri ile konuşmasını tamamladı.
Savaşta şehit olan ve depremde hayatını kaybedenleri anarak konuşmasına başlayan Doç. Dr. Zeki Gürel, geçmişten günümüze Çanakkale Savaşlarını konu alan pek çok eserin yayınladığını dile getirerek, bu eserlerde sadece savaş şartlarının yer almadığını aynı zamanda Türklerin insanı değerlerini de anlatıldığını belirtti. Edebiyat dünyasının ünlü yazarlarından Ahmet Haşim, Fahri Celal Göktolga ve Mahmut Yesari gibi isimlerin bizzat cephede savaştığını ifade eden Gürel, aynı zamanda bu dönemde ortaya çıkan savaş edebiyatına katkıda bulunmaları için Ziya Gökalp gibi pek çok yazarın başta destek çağrısında bulunduğunu söyledi. Çanakkale ruhunu anlatan eserlerin sadece edebiyat ile sınırlı kalmadığını, tiyatroda da sahnelendiğini söyleyen Gürel, bu Milli Mücadele ruhunun diri tutulmasında bu eserlerin büyük önem taşıdığını söyledi.