Bel fıtığı en çok kalecilerde görülürken bazen öksürük ve hapşırıkla dahi bel fıtığı oluşabildiği belirtildi.
Özel İmperial Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Yusuf Aşık, bel fıtığının genellikle ağır işlerde çalışanlarda görüldüğünü belirterek, "Bel fıtıkları daha ziyade ağır işlerde çalışanlarda ani hareket yapanlarda daha sık olur. Spor bazen bu tür hastalıkların tedavisinde önerdiğimiz bir şey ama sporcularda da sıklıkla görülebilir. En sık kalecilerde rastladığımız rahatsızlık” dedi.
Özellikle kalecilerin takımdan uzaklaşmamak için bel fıtığını gizlediğini keydeden Aşık, “Sporcular bel fıtığı konusunda hem gençliğin verdiği hava, sıcaklık, hem de spordan uzaklaşmamak için gizlemeleri nedeniyle o dönemde biraz gizli seyredip daha ileri yaşlarda dejenerasyonla birlikte daha şiddetli belki geri dönülmez şikayetlerle ortaya çıkabiliyor” diye konuştu.
Kalecilerin kontrolsüz bir şekilde düşmelerinin fıtığa zemin hazırladığını kaydeden Aşık, “Bel fıtıkları soğuk havalarda özellikle insanların kasların soğuk olması ve şartların olumsuz olması nedeniyle yaptığı ani hareketlerde daha sıklıkla ortaya çıkar. O nedenle kış aylarında daha fazla görüldüğünü düşünüyoruz ancak direkt olarak kış ile yaz arasında bir fark yok. Bel fıtıkları daha ziyade ağır işlerde çalışanlarda ani hareket yapanlarda daha sık olur. Spor bazen bu tür hastalıkların tedavisinde önerdiğimiz bir şey ama sporcularda da sıklıkla görülebilir. En sık kalecilerde rastladığımız rahatsızlık. Onun da en büyük sebebi kalecilerin ani hareketleri yapıyor olması ve kontrolsüz düşmelerde daha çok ortaya çıkıyor. Dolayısıyla kalecilerde bu tür şeylerin rahatsızlıkların daha sık görülmesine sebep oluyor. Diğer insanlarda bel fıtığı ortaya çıktığı zaman şiddetli ağrılarla müracaat ediyorlar daha erken tespit edilebiliyor ama sporcularda bu tür şeyler hem gençliğin verdiği hava, sıcaklık hem de spordan uzaklaşmamak için gizleme nedeniyle o dönemde biraz gizli seyredip daha ileri yaşlarda dejenerasyonla birlikte dahaşiddetli belki geri dönülmez şekilde ortaya çıkabiliyor” şeklinde konuştu.
Korunma yöntemi yok
Fıtığın korunma yöntemi olmadığını kaydeden Aşık, “Fıtığın direkt korunma yöntemi yoktur ancak her türlü hareketlere karşı dikkatli olmak gerekir. En iyi korunma yöntemi bel kaslarını güçlendirecek egzersizler ve spor yapmadır. Genellikle korunma amaçlı pilates, yüzme gibi sporlar yapılabilir. Özellikle bayanların en çok tercih ettiği yöntemlerden biridir. Beli güçlendirecek çeşitli egzersizler var onları yapmak asıl önemli olan. Egzersiz yaparak bel kasları güçlendirildiğinde basit travmalarda bile fıtık oluşma riski bir hayli azalıyor. Normal şartlarda bel kasları zayıf olduğunda çömeldiği yerden kalkarken veya ani bir hareketle bir şey almaya kalktığında ya da refleks bir hareketle fıtık oluşabiliyor hatta öksürük ve hapşırıkla bile oluşabilir. Ancak kaslar güçlü olduğu zaman dolayısıyla diske binen omurgaya binen yük azaldığı için kaslar bu etkiyi gücü azalttığı için daha çok karşıladığı için fıtık oluşumunu azaltıyor” ifadelerini kullandı.
Daha çok orta yaş gruplarında görülüyor
Bel fıtığının orta yaş grubunda daha çok görüldüğünü ifade eden Aşık, “Çocuklarda esneklik fazla olduğu için çok fazla görmeyiz. Özellikle orta yaş grubunda 20-50 yaş grubunda daha sık görülür. Bu da hem hayatın getirdiği yükler aktivite ters hareketler, hareketlilik gibi şeylerden dolayı daha sık görülür. Daha ileri yaş gruplarında dejenerasyonlar fazla olduğu için tipik fıtıklardan ziyade dejenere fıtıklar daha çok görülüyor onlar daha öne çıkıyor” dedi.
