Atılım Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Araştırma Görevlisi Nil Akdede, “Belediyeler ve STK’lar geçici barınma yerleşimlerinin oluşturulmasında büyük katkı sağladı” dedi.
Atılım Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Araştırma Görevlisi Nil Akdede, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından deprem bölgesinde kurulan acil ve geçici barınma yerleşimleri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Araştırma Görevlisi Akdede, afet sonrası acil ve geçici barınma yerleşimleri üzerinde çalıştığını belirterek, “TÜBİTAK 1002 C programı çerçevesinde projemiz desteklenmiş durumda. İlk depremden iki hafta sonra alana ulaşmış bulunmaktayız. Bu alanda yeni oluşturulan ve deprem sonrası kullanıma açılmış acil barınma ve geçici barınma yerleşimleri üzerine inceleme yapıyoruz” diye konuştu.
“11 ilde 300’ün üzerinde çadır kent yapıldığı bilgisi yayımlanmış durumdadır”
Atılım Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Araştırma Görevlisi Nil Akdede, 1 Mart’ta AFAD tarafından yayımlanan bilgiler doğrultusunda 10 ilde yaklaşık 160 üzerinde konteyner kent yapıldığını hatırlatarak, “11 ilde ise 300’ün üzerinde çadır kent yapıldığı bilgisi yayımlanmış durumdadır. Afet bölgesine gittiğimizde de çeşitli Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK), AFAD’ın aynı şekilde çevre illerden ve uzak illerden belediyelerin bu yerleşimlerin oluşturulmasına büyük katkı sağladığını gözlemlemiş bulunmaktayız. Bazı kurum ve kuruluşların da kendi çalışanları için geçici barınma yerleşimleri oluşturduğunu gözlemledik” ifadelerini kullandı.
“Yangın ve çeşitli hastalık risklerinin engellenmesi için geçici barınma yerleşimlerine ait kritik önem taşıyan kriterlerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir”
Afet sonrası acil ve geçici barınma yerleşimlerinin mekânsal planlamaları hakkında değerlendirmelerde bulunan Nil Akdede, yerleşimler oluşturulurken ikinci afet riskinin mutlaka minimalize edilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Yangın ve çeşitli hastalık risklerinin engellenmesi için geçici barınma yerleşimlerine ait kritik önem taşıyan kriterlerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Konteynerler ve çadırlar arasında olması gereken minimum ölçüler dikkate alınmalıdır. Oluşturulan yerleşimlere ait arazi eğimi yüzde 2 ile yüzde 6 arasında olmalıdır. Mekânsal planlamada kritik önem taşıyan kriterlerin mutlaka göz önünde bulundurulması gerekmektedir.”