Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, üniversite gençliği üzerine yapılan ilk profil araştırması olan Türkiye Üniversite Gençliği Profil Araştırması’nın üçüncüsünü gerçekleştirecek.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Bağımlılıkla Mücadele Ulusal Eylem Planı çerçevesinde her 3 yılda bir tekrarlanan Türkiye Üniversite Gençliği Profil Araştırması, Türkiye’deki üniversitelerde örgün eğitime devam eden üniversite öğrencilerinin aile içi ilişkileri, dersten arta kalan zamanlardaki uğraşları, beslenme ve spor alışkanlıkları, zararlı madde kullanımı gibi niceliksel veriler elde etmek, bu veriler ışığında gençlerin ihtiyaçlarına yönelik sosyal politikalar üretmek amacıyla yapılıyor.
İlk olarak 2016 yılında yapılan Türkiye Üniversite Gençliği Profil Araştırması, 2019 yılında da tekrarlandı. 2016 araştırmasında 33 ilde 68 üniversitede 21 bin 156 üniversite öğrencisi ile görüşüldü ve araştırma sonuç raporu, 2017 yılında Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu’na sunuldu. 2019 araştırması ise 33 ilde 74 üniversitede toplam 16 bin 204 üniversite öğrencisiyle yapıldı ve 2019 yılında Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu’na sunuldu.
22 ilde 50 üniversitede gerçekleştirilecek
Araştırmanın üçüncüsü ise Ağustos ayında başladı. Saha uygulamasının yıl sonuna kadar tamamlanması hedefleniyor. Araştırma kapsamında Türkiye’deki üniversitelerde örgün eğitime devam eden üniversite öğrencilerinin aile içi ilişkileri ve arkadaşlık bağları, üniversite hayatı ve sonrasına ilişkin algıları, üniversite yaşamındaki hayat rutinleri ve dersten arta kalan zamanlardaki boş zaman aktiviteleri, sağlık durumları ve yararlı/zararlı alışkanları, anket uygulaması ile değerlendirilecek. Araştırma, 22 ilde 50 üniversitede gerçekleştirilecek. Araştırma kapsamında yaklaşık 20 bin öğrenciyle görüşülmesi hedefleniyor.
Araştırma sonucu akademisyenlere, araştırmacılara ve doktorlara rehber olacak
Araştırma sonucunun, gençlerle çalışan ve onlara yönelik politikalar geliştiren kamu kurum ve kuruluşları, STK’lar, Yüksek Öğretim Kurumu bünyesinde yer alan üniversiteler, yüksekokullar ve enstitüler, konu üzerinde çalışan akademisyenler, rehabilitasyon ve tedavi hizmetlerini yerine getiren kurumlar, araştırmacılar, doktorlar, politika oluşturucuları ve uygulayıcılarına da rehber olması hedefleniyor.