Tarih: 19.10.2022 15:06
Yaralı madencileri İstanbul’a taşıyan ambulans uçak ekibi, o anları anlattı
Bartın’ın Amasra ilçesinde 14 Ekim tarihinde yaşanan maden ocağı patlamasının ardından yaralıları İstanbul Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk eden Sağlık Bakanlığı ambulans ekibi zamanla yarıştıkları anları yaşadıklarını anlattı.
Bartın’ın Amasra ilçesinde 14 Ekim tarihinde meydana gelen maden ocağı patlaması ardından yaralıları Çaycuma Meydanı’ndan İstanbul Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne götüren uçağın ekibi yaşadıklarını Genel Havacılık Terminali’nde anlattı.
Uçağın teknik donanımı hakkında veren uçak pilotu Şeref Karabay, uçağın dünyanın her yerine tek teknik ikmalle uçabilecek kapasitede olduğunu belirterek, “Kabin bölümünde 4 sedye var. Yatan hasta haricinde oturarak da hasta taşıma kapasitesine haiz. 14 koltuk kapasitesi var ayrıca. Medikal anlamda bir yoğun bakım ünitesinde ne varsa tamamı uçakta var. Bir ameliyat şartları ne ise aynı şartlar uçağın içerisinde var hijyen ve teknik donanım anlamında yüksek kabiliyete sahip bir uçak” diye konuştu.
“35 dakika sonra İstanbul Atatürk Havalimanı’na iniş yaptık”
Olay günü yaşadıklarını anlatan Karabay olayı şu şöyle anlattı:
“Üzücü olayda saat 9.30’da komuta merkezi tarafından derhal konuşlanmamız istedi Çaycuma meydanına. 23.00’de biz orada hazır olduk. Aslında Çaycuma Meydanı zor kategoride olan bir meydan coğrafi şartlardan ötürü. Fakat devletimiz geçtiğimiz yıllarda ILS (aletli iniş sistemi) denilen sistemi kurdu ve bu zorluk bir şekilde aşıldı. İndiğimizde hastaların yola çıktığını kara ambulansı ile gelmekte olduğu haberini aldık. 4 tane ambulans ile 4 hasta getirildi. Yanık vakası olduğundan ötürü ve durumlarının da aciliyetinden ötürü Çam ve Sakura Hastanesi’ne intikal etmemiz istendi. Biz de kalkışı yaparak 35 dakika sonra İstanbul Atatürk Havalimanı’na iniş yaptık.”
“Komuta Merkezi çok süratle reaksiyonda bulundu”
Görev sırasında yaşadıkları duyguları anlatan Karabay, başarının personel ve arkadaşlarına ait olduğunu belirterek, “Millet olarak etkilendik bir kere çok üzücü bir olay. Bizden kaynak bir aksama olmaması için de ekstra bir gayretle ve süratle kalktık. Biz 23’de hazır olduk ve hazır olduğumuzda maalesef yaralılar ulaşamamıştı. Komuta Merkezi çok süratle reaksiyonda bulundu ve bizi orada hazır edebildi. Bu primer bir vakaydı yani hastaneden hastaneye transfer değildi. Taşımaya hazır olması için özel bir ön tedavi yapılmadı. Bu da medikal personelimizin ve arkadaşlarımızın başarısı” ifadelerini kullandı.
Uçakta görev alan acil tıp teknisyeni Yalçın Zengin ise olay gününde yaşanan patlamayı duyduklarını ve yardımcı olmak istediklerini vurgulayarak, “Bartın’da patlamanın olduğunu duyduk. Duyunca üzülmüştük. Biz nasıl yardımcı olabiliriz diye düşündük o arada bakanlık tarafından görevlendirme geldi. Akabinde ivedi bir şekilde Bartın Çaycuma’ya vardık. Orada ambulansları bekledik. Hastaların durumları kötüydü tedavi devam ediyordu. Yanık vakalarıydı. En hızlı şekilde İstanbul’a götürdük orada ambulanslara sevkini gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —