Türkiye'de havacılık sektörü son yılları uçuş rekoruyla kapatırken, gelen büyüme birkaç problemi de beraberinde getirdi.
Bu sorunlardan biri de havalimanlarında yaşanan iptal ve gecikmeler...
Hem iç hem de dış hatlarda yaşanan bu sorun, son zamanlarda yolcuları çileden çıkarır oldu.
Havacılık sektörünün uzman isimlerinden Uğur Cebeci de bu sorunu mercek altına aldı.
Hürriyet'teki köşe yazısında bu sorunun nedenlerini madde madde açıklayan Cebeci, önerilerini de şöyle sıraladı;
Yeni yapılan pistten verim alınamıyor
Sabiha Gökçen'e yeni yapılan ikinci pist hala verimli kullanılamıyor. 24 başındaki engeller ve hızlı çıkış yolu tamamlanmış değil. Gece operasyonları için ışıklandırma olmadı.
Yoğun saatlerde terminal yetersiz
Terminal yoğun saatlerde yetersiz. Uzayan pasaport kuyrukları, yetersiz salonlar, terminalin tükenen havası, yolcuları çileden çıkarıyor.
İkinci terminal erteleniyor
İkinci pisti devlet yaptı. Malezyalı işletmeciye ikinci terminali yapması öneriliyor. Ama kimse aldırış etmiyor. Her şey erteleniyor.
Ajet’in ana üssünü Sabiha Gökçen’e alması ve işletme olarak organizasyonunu henüz oturtamaması da buradaki sorunu büyütüyor.
Mesaisi dolan pilotların yeri hemen dolmuyor
İstanbul Havalimanı ağırlıklı Avrupa Hava Sahası (Eurocontrol) yönetiminden kaynaklı gecikmelerin platformu oluyor. Uçaklar geç geliyor, geç gidiyor. Mesaisi dolan pilotlar ve kabin memurları, doğal olarak bulundukları havalimanında uçaklarından iniyorlar. Kurallar gereği asla uçamazlar. Oralara yeni ekip göndermek falan uzun zaman alıyor. Sistem allak bullak oluyor.
Zincirleme gecikmeler
Bir yerde başlayan gecikme dalga dalga o hava yolunun diğer uçuş noktalarına da yayılıyor. İstanbul’dan Avrupa hava sahasındaki yoğunluk nedeniyle geç kalkan bir uçak, dönüş seferinde de gecikiyor. Erzurum’dan Münih’e ya da Cape Town’a kadar her noktaya gecikmeler zincirleme ekleniyor.
Avrupa sahasından kaynaklı gecikmeler
Türk Hava Yolları uçuşlarında da Avrupa hava sahasından kaynaklanan gecikmeler çok etkili olmaya başladı. Bir de farklı şirketlerden kiralanan uçaklardaki arıza oranlarının yükselmesi, sefer aksaklıklarına yol açıyor. Ayrıca SunExpress’de de hem Avrupa hava sahası hem de arıza kaynaklı gecikme ve sefer iptalleri, yolcuyu zor durumda bırakıyor.
Bakanlık duruma el koymalı
Sanıyorum şu günlerde bu durumu Ulaştırma Bakanlığı masaya yatıracak. Ve çözüm için sert ve ciddi tedbirler alacak. Avrupa hava sahasını yöneten Eurocontrol ile de irtibata geçirilerek iç ve dış hatlarımıza zincirleme yansıyan sorunlar için çözüm aranacak.
Gecikme bilgilendirmesi
Pegasus, hem iç hem de dış istasyonlarında yolcunun doğru ve geniş bir bicimde gecikmeler konusunda bilgilendirilmesi için harekete geçti. Bazı hava yollarının alışkanlık haline getirdikleri öyle ‘operasyon nedeniyle’, ‘uçağımızın geç gelmesi’ falan gibi sıradan açıklamalar yapılmayacak. Hatta uçaklarda pilotlar da özellikle Avrupa hava sahasındaki slot sorunlarını kısa ama net kelimelerle açıklayacaklar. Şirket, fırsat bulursa havalimanlarında da açıklama broşürleri dağıtacak.
THY’den ayrıldıktan sonra organizasyonu bir türlü oturtulamayan AJet, üst üste gelen gecikmelerini azaltmak için tedbirler almaya başlıyor. Uçak arızalarının da çok görülmesi şirketi ek tedbirler almaya zorluyor.
Gecikmeler ve uçuş iptallerinde yolcu-görevli tartışma ve kavgaların çoğu Sabiha Gökçen Havalimanı’nda çıkıyor. Hava yollarının gecikmeleri zamanında ve doğru beyanda bulunulmaması da yolcuyu çileden çıkarıyor.
AJet de şimdi Pegasus’tan gördüğü gibi uçuş gecikmeleri için açıklamalar yayınlamaya başladı. AJet’in dert anlatma konusunda büyük rahatlığı var. Uçtuğu yurt dışındaki birçok noktada THY’den yararlanarak derdini anlatabileceği kendi personeli var. Ama henüz harekete geçilmedi.