İran’ın Tahran eyaletinde hava kirliliğindeki artış nedeniyle eğitime 3 gün daha ara verildiği açıklandı.
İran’ın 15 milyon nüfusa sahip Tahran eyaletinde her yıl kış aylarında etkili olan hava kirliliği hayatı olumsuz etkiliyor. Tahran’ın hava sirkülasyonuna uygun olmayan fiziki yapısı, şehirdeki yoğun nüfus ve araç kullanımı, araçlarda ve fabrikalarda kullanılan kalitesiz yakıtlar hava kirliliğinin başlıca nedenleri olarak görülüyor. Tahran Hava Kalitesi Ölçme Şirketi tarafından yapılan açıklamada, Tahran’da bugün hava kirliliğinin 142 mikrogram/metreküp ölçüldüğü ve bu oranın hassas yaş grupları için sağlıksız ve tehlikeli olduğu belirtildi. Tahran Valiliği’nden yapılan açıklamada ise, yoğun hava kirliliğinin devam etmesi nedeniyle eyaletteki Damavand, Firuzkuh ve Perdis kentleri dışındaki tüm anaokulları, ilkokullar ve üniversitelerin önümüzdeki 3 gün boyunca tatil edildiği ve derslerin uzaktan eğitim şeklinde devam edeceği duyuruldu.
Tahran’da yılda 4 binden fazla kişi hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybediyor
İran Sağlık, Çevre ve Şehircilik Hizmetleri Komisyonu Başkanı Mehdi Pirhadi, “Hava kirliliği sorunu yetkililerin ve halkın kontrolünden çıktı ve ne yazık ki her geçen gün yoğunluğu artıyor. Sadece Tahran eyaletinde hava kirliliği nedeniyle her yıl 4 binden fazla kişi hayatını kaybediyor” dedi.
Öte yandan, İran medyasında yer alan haberlerde, Tahran eyaletinde etkili olan yoğun hava kirliliği nedeniyle şehir merkezlerine ambulansların yerleştirildiği aktarıldı. Haberde, vatandaşların hava kirliliği nedeniyle yaşayabilecekleri olumsuz her türlü duruma karşı ambulansların ve ilk yardım ekiplerinin hazır bulunduğu belirtildi.
"Hükümetimiz üzerine düşeni yapmıyor"
İranlı 64 yaşındaki Ali Merdani, Tahran’da hava kirliliğinin bir türlü çözülemeyen bir sorun olduğunu söyleyerek, “Hava kirliliğinden kurtulamıyoruz. Fabrikaları kapatamayız, insanlara dışarı çıkmayın, araç kullanmayın da diyemiyoruz. Bunun sonucu da hava kirliliği oluyor ve yıllardır hava kirliliğinden kurtulamıyoruz” ifadelerini kullandı.
İranlı Hüseyin Daveri ise, hava kirliliği sorununda hükümetin üzerine düşeni yapmadığını belirterek, “Çok yoğun bir hava kirliliği var. Dışarısı kalitesiz yakıt kullanan araçlarla dolu. İnsanlar bu kadar fazla ve gereksiz yere dışarı çıkmamalılar. Maalesef birçoğumuz geleneksel bir şekilde yaşıyoruz. Bu konuda hükümetimiz de üzerine düşeni yapmıyor. Modern yöntemleri ve teknolojileri kullanmıyor ve toplumun hizmetine de sunmuyor. Hükümet, halkın ve teknolojinin gerisinden geliyor. Bu geri kalış nedeniyle de hem kalitesiz yakıtlar kullanıyor hem de ülke ekonomisine daha fazla zarar veriyor” açıklamasında bulundu.
"Evime ekmek değil gözyaşı götürüyorum"
Hava kirliliğinin etkili olduğu bu günlerde bile çalışmak zorunda olduğunu söyleyen 72 yaşındaki seyyar satıcı, “Hava kirliliği var evet ama ben dışarı çıkmak ve çalışmak zorundayım. Çünkü evime ekmek götürmeye çalışıyorum. Ama evime her gün ’ah’ çekerek gidiyorum. Bu hava kirliliğinde dışarıda çalışıyorum ama evime ekmek değil gözyaşı götürüyorum. Evde oturup beklemenin ne faydası var? Eşimin ve çocuklarımın yüzüne bakamıyorum” dedi.
İranlı genç Zohre Hamuşi ise, “Tahran’ı ziyarete geldim ve şu an hava kirliliği nedeniyle baş ağrısı çekiyorum. Yaşadığım yerde hava bu kadar kirli değil. Burada bir şehir olarak her şey var ama mavi gökyüzünü göremiyorsun. İnsanlar bu kadar fazla araç kullanmak yerine bisiklet kullanarak seyahat edebilirler veya yürüyebilirler. Belki hava kirliliği bu şekilde azalır” ifadelerini kullandı.
