Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü: "Kuzey Akım boru hattının kapanması ABD’nin Avrupa’ya LNG arzını artırmasını sağlayacak"

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, "Kuzey Akım boru hattının kapanması ABD’nin Avrupa’ya LNG arzını artırmasını sağlayacak" dedi.
Rusya’dan Avrupa’ya gaz akışını sağlayan Kuzey Akım-2 boru hattındaki arızaların yanı sıra Kuzey Akım-1 doğalgaz boru hattında Danimarka sularındaki bir noktada da sızıntıların meydana gelmesinin ardından Rusya ve Batılı ülkeler birbirini suçlamaya devam ediyor. Batılı ülkeler enerji akışında Rusya’nın sorumluluklarını yerine getirmediğini savunurken, Rusya doğalgaz boru hatlarına sabotaj yapıldığı iddialarını gündemde tutuyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova yaptığı açıklamada sabotaj ihtimali üzerinde durarak, "Temmuz ayında aynı yerde Bornholm Adası yakınlarında, derin deniz araçlarıyla NATO tarafından tatbikatlar yapıldı. Son birkaç yıldır ABD’li yetkililerin söyledikleri dikkate alınırsa Kuzey Akım boru hattının kapanması ABD’nin Avrupa’ya LNG arzını artırmasını sağlayacak" ifadelerini kullandı.
Avrupa ülkelerinin sabotajların ardında ABD’nin olduğu yönündeki düşünceyi göz önünde bulundurmadığına da dikkat çeken Zaharova, "Avrupa ülkeleri sabotajın ardında müttefiklerinin olabileceği düşüncesine karşı Rusya’nın doğrudan veya dolaylı sorumluluğunun resmini çiziyorlar. Rus enerji kaynaklarının arzını gerçekten ortadan kaldırmaya kim karar verdi? Kuzey Akımı 2 projesinin uygulanmasının en başından itibaren hem Rusya’dan hem de üçüncü ülkelerden tüm katılımcıları, Washington’dan eşi görülmemiş ekonomik ve siyasi baskıya maruz kaldı" dedi.
BM Güvenlik Konseyi’nin boru hattındaki sızıntıya dair toplanmasını talep ettiklerini ancak bazı NATO müttefiklerinin bu talebe olumsuz yaklaştığını savunan Zaharova, "Bugün BM Güvenlik Konseyi’nden toplantı talep ettik. Sizce bu toplantıyı kim istemedi? Kimin daha fazla zamana ihtiyacı var ve bu şekilde her şeyi yavaşlatmaya karar verdi? Tabii ki bunu Güvenlik Konseyi’ndeki NATO üyeleri yaptı. Toplantının 29’unda değil 30’unda gerçekleşmesini istediler" şeklinde konuştu.



Orjinal Habere Git