Kış aylarının vazgeçilmezi kelle paça

Uzmanlar tarafından "doğal antibiyotik" olarak tanımlanan kelle paça, havaların soğumasıyla birlikte Şanlıurfa’da en çok tüketilen çorbaların arasında yer alıyor.
Şanlıurfa’da özellikle kış aylarında vatandaşların hemen hemen her öğün tükettiği paça çorbası, zengin vitamin ve mineral içeriği dolayısıyla uzmanlar tarafından "doğal antibiyotik" olarak tanımlanıyor. Kentin tarihi sokaklarındaki işletmelerde ustalar, özenle hazırladıkları kelle paçaları müşterilerine servis ediyor. Sabahın ilk ışıklarıyla başlayan paça çorba telaşı, akşam geç saatlere kadar devam ediyor. İçeriğindeki vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiren, vücuda güç veren paça çorbası, uzmanlarca da tüketilmesi tavsiye ediliyor. Kentte havaların soğumasıyla birlikte sakatat ürünlerine ilginin arttığını aktaran sakatat satıcısı Ahmet Subaşı, “Kış aylarının gelmesiyle kelle paçaya baya bir rağbet var. Biz burada sakatat işiyle uğraşıyoruz. Kelle paça bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Kemiklere ve kaslara iyi geldiğini söylüyorlar. Bu aylarda çok tüketilen gıdalar arasında yer alıyor. Kelle, işkembe, paça ve mumbarla birlikte günlük burada 40-50 takım satıyoruz. Vücuda her türlü faydası var” dedi.
Tarihi çarşılar bölgesinde yarım asırdır kelle paça çorbasının satışını yapan usta Kadir Çoban, kelle paça çorbasının her derde derman olduğunu söyledi. Çoban, “Virüsü, tifoyu, mikrobu öldürür. Burası bir hastane gibidir. Buraya doktora geldiğinizde 2-3 kere kelle paçayı yediğinizde inşallah iyi olursunuz. Doktorlarımız da buraya gelip tüketiyorlar. Tamamen organiktir. Yaklaşık 5 saat ateş üzerinde kaynatıldıktan sonra bakır tabaklarda servis edilir. İçerisinde kelle, paça, beyin ve dil bulunur. Fiyatı ise geçen yıla göre 5-10 lira arttırarak 50 liradan satıyoruz” ifadelerini kullandı. Çoban, kimisinin 5, kimisinin ise günlük 10 kilometre yol kat ederek kelle paça çorbası içmeye geldiğini belirtti. Karaköprü ilçesinden kent merkezine kelle paça içmeye geldiğini ifade eden Suphi Öncel, “Ben emekli öğretmenim. Şimdilerde hayvancılıkla uğraşıyorum. Tadı çok güzel. Yediğinizde gerçek et tadını alabiliyorsunuz. Ancak yiyen bilir, yemeyen nereden bilecek. Tatmayanlara tavsiye ederim” diye konuştu.



Orjinal Habere Git