Tarih: 10.11.2022 15:40
İhtiyaç Haritası ve Kanser Savaşçıları Derneği, AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz desteği ile “Kendini Tanı, Erken Tanı Meme Kanseri Farkındalık Hareketi” başlattı
Antalya’da “Kendini Tanı, Erken Tanı Meme Kanseri Farkındalık Hareketi” çerçevesinde kontrol ve teşhisin önemi anlatılarak, kadınlara meme kanseri konusunda bilgilendirme yapıldı. Proje, Türkiye’nin farklı illerinde uygulanmaya devam edecek.
İhtiyaç Haritası ve Kanser Savaşçıları Derneği tarafından AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz desteği ile hayata geçirilen “Kendini Tanı, Erken Tanı Meme Kanseri Farkındalık Hareketi” projesi Antalya’da kadınlarla buluştu. Kadınları meme kanseri konusunda bilgilendirmeyi hedefleyen proje çerçevesinde meme kanseri hakkında eğitimler verilecek. İhtiyaç Haritası, eğitim verilecek illerde meme kanseri farkındalığı çerçevesinde sağlık hizmetlerine erişimi kısıtlı kişileri ve bölgeleri tespit edecek, eğitim alan kadınların Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi’nde (KETEM) taramalarının yapılması için randevuları koordine ederek ulaşımlarını sağlayacak ve tarama sonrası tüm süreci takip edecek.
İlk buluşma Antalyalı kadınlarla gerçekleşti
“Kendini Tanı, Erken Tanı Meme Kanseri Farkındalık Hareketi” çerçevesindeki buluşmaların ilki Antalya’da gerçekleşti. Etkinlikte Kanser Savaşçıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Dr. Berrin Kurdoğlu Aydın tarafından 250 kadına eğitim verildi. Eğitimde meme kanseri görülme sıklığı, başlıca risk faktörleri, erken tanının önemi, meme kanseri tarama (mamografi) ve elle muayene gibi konularda bilgi verildi. Eğitim ve meme kanseri taramalarının önümüzdeki dönemde Türkiye’nin farklı illerinde de devam etmesi planlanıyor.
“Kişi kendisini muayene ederek erken tanı koyabilir”
Kanser Savaşçıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Dr. Berrin Kurdoğlu Aydın yaptığı açıklamada, meme kanserine olan farkındalığı arttırmak için Erken Tanı, Kendini Tanı Projesi ile bir hareket başlattıklarını belirtti. Kadınlara yönelik düzenlenen eğitim programından bahseden Aydın, “Erken tanıda bir hastaneye başvurmadan tamamıyla kişinin kendisiyle başlıyor. Kendini muayene ederek eline gelen bir kitle ile başvurabilir. Bunu en küçük haliyle de saptayıp hastaneye başvurması gerekiyor. Bunun için bilincin oluşması açısından kadınlara eğitim vermeyi planladık” dedi.
“Türkiye’de 7-8 kadından birisi meme kanseri”
Farkındalık hareketinin KETEM iş birliği ile olacağına işaret eden Aydın, rahim ağzı kanseri, HPV virüs taramaları ve kolon olmak üzere özellikle üç kanser çeşidine yönelik kanser eğitim tarama tedavi merkezleri olacağını söyledi. Meme kanserinin en sık rastlanan kanserler arasında dünyada birinci olduğuna, Türkiye’de ise ikinci sırada olduğuna işaret eden Uzman Dr. Aydın, “Neredeyse Türkiye’de 7-8 kadından birisi meme kanseri” ifadesini kullandı.
Meme kanserinden korunmanın yolları
Erken teşhis ve korumanın önemine de vurgu yapan Aydın, “Önce olmamak için ne yapmak lazımı da konuşmak gerekiyor. En önemli şeylerden birisi, hareket etmek, sigara içmemek, iyi beslenmek, iyi uyumak ve ruhsal sağlığımızı korumak” diye konuştu.
İhtiyaç haritasının önemi
Projeyle ilgili açıklamada bulunan İhtiyaç Haritası Yönetim Kurulu Üyesi Esra Arslan da projede yer alan ihtiyaç haritasının önemine ve hedeflerine değindi. Arslan, “İhtiyaç haritası, Türkiye’de ihtiyaç sahiplerine destek olmak isteyen kurum ve kuruluşları buluşturan online bir platform. Amacımız ulaşabildiğimiz kadar fazla ilde fazla kadına ulaşmak ve bu konuda farkındalık oluşturmak. Sadece online olarak kalmayıp, aynı zamanda elindeki verileri belli alanlarda fark oluşturmak isteyen kurum ve bireylerin de dikkatine sunan ve özelleştirilmiş projeler tasarlayan bir oluşum aslında. İhtiyaç haritası, bu projede ihtiyaç haritası, tüm projenin uygulanması ve kurgulanmasında destek oldu. Projenin uygulanacağı illerde kadınların belirlenmesi ve meme kanseri farkındalığıyla ilgili eğitim almaları için bir içerik oluşturuldu. Bu eğitimden sonra da bu kadınların KETEM’lerde sağlık taramalarının yapılmasıyla ilgili tüm operasyonun koordinasyonunu ve yönetilmesini sağlıyor” ifadelerini kullandı.
“Her 14 saniyede bir kadına meme kanseri tanısı konuluyor”
AstraZeneca Türkiye Medikal Direktörü Dr. Deniz Ertürk Erem ise meme kanserinin hem kadınlarda hem de erkeklerde dünyada en sık görülen kanser türü olduğunu, Türkiye’de ise yeni vakalar açısından tüm popülasyonda akciğer kanserinin ardından ikinci sırada olduğunu, kadınlarda ise ilk sırada olduğunu söyledi. Meme kanserinin en fazla ölümlerden biri olduğuna dikkati çeken Erem, “Her 8 kadından 1’i hayatı boyunca meme kanseri tanısı alma riskiyle karşı karşıya. Her 14 saniyede bir kadına meme kanseri tanısı konuluyor. Buradan da meme kanserinin yükünü anlamak mümkün” dedi.
“Meme kanserini erken tanımak mümkün”
Meme kanserinin erken tanınabilen bir kanser olduğunu ifade eden Erem, şunları söyledi:
“Organın vücudun dışında yerleşmesi sebebiyle, kendi kendine muayene ve Sağlık Bakanlığı tarafından özellikle desteklenen erken tarama programlarıyla meme kanserini erken tanımak mümkün. O yüzden, meme kanseri ne kadar erken tanınırsa, bu kansere yakalanan kadınların hayatta kalma oranları o derece artıyor. Çünkü meme kanseri erken tanındığında tamamen iyileşme bir kanser türü.”
Tedavi yöntemleri
Dr. Erem, erken tanıyla birlikte cerrahi tedavi yönteminin etkisine de değinerek, “Diğer organlara yayılmadan tanındığında, tüm dünyada olduğu gibi cerrahi yöntem uygulanıyor. Ülkemizde de meme cerrahisi birçok yerde uygulanıyor. Cerrahiden sonra hastanın evresine göre eklenebilecek kemoterapötikler ve bireyselleştirilmiş tedaviler ki, bireyselleştirilmiş tedavilerde her hastanın kendi genetik yapısına ya da tümör özelliklerine uygun olarak birtakım ajanlar ve ilaçlardan faydalanabilirler. O yüzden önce ameliyat olup, daha sonra ameliyat dokularının patoloji ve gerekirse genetik bilimleri tarafından detaylı incelenmesini takiben, hastaya hangi ek tedavilerin verileceğine karar verilebilir. Ancak hasta ileri evrede bir hastaysa, bu kez ameliyat yapılabilir ya da yapılmayabilir. Ancak bu noktada hastayı mutlaka başka ilaçlarla, hastalığın daha fazla yayılmasını durdurma ve hastanın daha kaliteli bir yaşam sağlayabilmek için birtakım tedaviler uygulanabilir” ifadelerine yer verdi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —