Göçerlerin 60 günlük yayla yolculuğu sürüyor

Koyunlarını otlatmak için göçebe hayat süren ve çadırlarda konaklayan aileler, zor şartlar altında hayatta kalmaya çalışıyor. Van ve Erzurum’da yazı geçiren göçerler, havaların soğumasıyla hayvanlarını Mardin, Midyat ve Nusaybin’deki yaylalara götürmek için 60 gün boyunca gece gündüz yol yürüyor.
Yazın Van, Erzurum yaylalarında çadırlarda konaklayan göçerler, havaların soğumasıyla beraber Siirt, Şırnak üzerinden Mardin’in Midyat ve Nusaybin ilçesi yaylalarına doğru zorlu yolculuğa başladı. Göçebelerin yolculuklarına Siirt merkeze bağlı Çağbaşı köyü kırsal alanda ara vererek ve çadır kurduklarını ve 45 gündür yolda olduklarını ifade eden Siirt Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ali İlbaş, 15 gün daha yol alarak Mardin’deki yaylalara ulaşabileceklerini söyledi. İlbaş, “Sonbahar ve ilkbaharda buralara gelip yetiştiricilerimizi ziyaret ediyoruz. Çünkü ilkbaharda hayvanlarımız yaylaya çıkmak için bu güzergahları kullanıyor. Yayladan kışlaklara gitmek için tekrardan bu güzergahları kullanıyorlar şimdi onları ziyaret etmeye geldik. Zor bir meslek yürütüyorlar bizim yetiştiricilerimiz, yayladan buraya kadar 45 gün yol almışlar ve yol yürümüşler. 15 gün daha kışlaklara yetişmek için yol alacaklar. Bu sıkıntıları var çoluk çocuk demeden bu mesleği yürütmektedirler. Kutsal bir meslek olduğunu dile getirmek istiyorum” dedi.

"Küçükbaş hayvancılığın ilimize ve ülkemize katkısı büyük"
Küçükbaş hayvancılığın meşakkatli bir iş olduğunu ancak ülke ekonomisine de önemli katkı sunduğunu söyleyen İlbaş, "Yetiştiricilerimizin hayvan sayısını arttırmak için sürekli onlarla istişare ediyoruz. Bize söyledikleri çok zor bir meslektir, zor şartlarda hayvancılığı yapıyorlar. Ama yetiştiricilerimiz bir konuda çok memnundurlar paraya ihtiyaçları olduğu zaman hayvanlarını alıp kasaba götürüp paraya dönüştürebiliyorlar. Bu onlar için altın bir bilezik gibidir. Bugün ilimizde bir milyon 200 bine yakın küçükbaş hayvanımız var, bu da hem ilimize hem de ülkemize ekonomik olarak büyük bir katkı sağlamaktadır" diye konuştu.
Göçebeliğin çok zor bir meslek olduğunu dile getiren Azize Aşkara ise ailesiyle yollarda yaşadıklarını ve ailenin yemek, temizlik işleri ile uğraştığını söyledi. Zor şartlar altında göçebelik yaptıklarını ifade eden Aşkara, “Kışın gelmesiyle yolculuğumuz başladı. Biz Mardin, Midyat bölgelerine gidip konaklayacağız, çadırlarımızı kuracağız. İşlerimiz çok zordur” şeklinde konuştu.



Orjinal Habere Git