Eğitimde alarm zilleri çalıyor: Öğretmenin isyanı toplumun geleceğine ışık tutuyor.
BİR ÖĞRETMENİN GÖZÜNDEN EĞİTİMDEKİ İHMALKARLIK
Bir öğretmenin ağır eleştirisi, toplumumuzun eğitime olan yaklaşımı konusunda önemli sorunları gözler önüne serdi. Eğitimde geçirdiği on dokuz yıla dair umut dolu başlangıcını geride bırakan öğretmen, işine duyduğu heyecanın giderek kaybolduğunu ifade ediyor. Öğrencilerin sorumluluktan uzak, şımarık tavırları başta olmak üzere, eğitimin içinde bulunduğu durum öğretmenin sözleriyle daha da netleşiyor.
ŞIMARIKLIK VE SORUMSUZLUK EĞİTİMDE NASIL BİR ROL OYNUYOR
Deneyimli öğretmen, günümüz öğrenci profilini kritik bir gözle ele alıyor: "Her şeyi başkaları tarafından yapılmış, hiçbir zaman çaba göstermemiş, emek vermemiş, her şey ayağına gelmiş, şımarık bir öğrenci grubuyla çalışıyorum artık," diye yakınıyor. Öğrencilerin sorumsuzluğu ve hayata karşı ciddiyetsiz yaklaşımları onu endişelendiriyor ve bu durumun toplumun ilerleyişi üzerinde olabilecek olumsuz etkilerine işaret ediyor.
ÖĞRETMENLERİN GÖZÜNDEN GELECEĞE DAİR KARAMSAR TAHMİNLER
Öğrencilik yıllarından itibaren hayalini kurduğu öğretmenlik mesleğinin son senelerde adeta bir kâbusa döndüğünü belirten öğretmen, "Bu şekilde devam ederse ülke çok kötü zamanlara girecek," şeklinde düşüncesini paylaşıyor. Çocuklara ve gençlere yönelik aşırı koruyucu ve şımartıcı tutumların uzun vadede yalnızca bireye değil, topluma da zarar verebilecek sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyorlar.
Eğitim camiası, bu tür eleştirilerin ışığında, öğrencilerin kişisel sorumluluk bilincini ve emeğin önemini anlamaları için hangi adımların atılması gerektiği sorusunu yeniden gündemine almak durumunda. Geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlerin yetiştirilmesinde yaşanan bu türden sorunlar, toplumumuzun temel dinamiklerine dikkat çekiyor ve derinlemesine bir öz değerlendirme yapılmasını zorunlu kılıyor.
İŞTE ÖĞRETMENİN AÇIKLAMALARI
“Kendimi bildim bileli öğretmen olmak istedim. Ve gerekenleri yapıp öğretmen oldum. On dokuz yıl fiilen gayet istekle öğretmenliğini gerçekleştirdim. Ama son yıllarda öğretmenlik o kadar sıkıntı vermeye başladı ki bırakmayı düşünüyorum. Çünkü sorumsuz öğrenciler, her şeyi başkaları tarafından yapılmış hiçbir zaman hiçbir konuda çaba göstermemiş, emek vermemiş, her şey ayağına gelmiş, şımarık, hiçbir şeyin kıymetini bilmeyen bir öğrenci grubuyla çalışıyorum artık. Ve bundan sonrasında zaten bu durum daha da artarak devam edecek. Zaten son dokuz yıldır sürekli söylediğim bir şeydi. Bu şekilde devam ederse ülke çok kötü zamanlara girecek diye. Ve geldi de gerçekten. Çünkü bizler çocuklarımıza iyilik yaptığımızı sanırken aslında zarar veriyoruz. Hem çocuklarımıza hem de topluma.”
Kaynak: Yeni Akit
