Tarih: 11.12.2022 15:13
Düzce’de korku ve travma aktarların yoğunluğunu artırdı
DÜZCE (İHA) – Düzce’de geçtiğimiz 23 Kasım’da meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremin ardından yaşadıkları korkuyu atlatamayan vatandaşlar, aktarların yolunu tutuyor. Stres, kaygı ve korku gibi duygulardan arınmak isteyen vatandaşlar, en çok papatya, melisa, kantaron ve kardeş kanını tercih ediyor.
Depremin üzerinden 19 gün geçmesine rağmen yaşadıkları tramvayı atlatamayan bazı vatandaşlar, çareyi şifalı bitkilerde arıyor. Melisa, papatya, kantaron gibi çok bilinen bitkilerin çaylarını yaparak korku, endişe, kaygı ve travmaları yenmeye çalışan depremzedeler, ayrıca kardeş kanı olarak bilinen reçineyi de kullanarak duygularını frenlemeye çalışıyor.
"Depremden sonra talep arttı"
Aktar Eren Özdemir, "İnsanların birkaç bitki ile bu deprem stresini, sıkıntıyı, travmayı atlatabilmesi mümkün. Melisa, papatya, kantaron, kardeş kanı dediğimiz bitki ile birlikte kullanılabilecek birçok ürün var. Herkesin bünyesi farklı olduğu için her bitkinin kendi içinde vücuda verdiği etki farklı olabilir. Genellikle melisa, papatya daha çok tercih ediliyor. Bu da geceleri uyuyamamak, sinir, sıkıntı ve korkunun daha çok üst safhada olması, panik atağın yüksek seviyede olmasından kaynaklanıyor. Aynı zamanda kardeş kanı dediğimiz bir bitki var. Bu bitki, korkuya yönelik daha etkili olması sebebiyle tercih ediliyor. Bu bitkiler sürekli sattığımız ürünler ama depremden sonra bu ürünlere talep daha da arttı" dedi.
Uykusuzluk ve panik atak gibi sıkıntılar için melisa, papatya ve kantaron bitkilerinin sıkça tercih edildiğini vurgulayan Özdemir, "Bunların yanı sıra kardeş kanı dediğimiz bir bitki var. Bu bitki de korkuya iyi geldiği için tercih ediliyor. Bu bir reçinedir. Bunu bir bardak suda demleyerek ya da kaynatarak ya da soğuk suda içilebiliyor. Çocuklardan yaşlılara kadar herkes kullanabiliyor. Zararı yoktur" diye konuştu.
"Gece yatmadan önce ya da kahvaltıdan sonra içilmesini tavsiye ediyoruz"
Bitki çaylarının akşam yatmadan önce tüketilmesi gerektiği tavsiyesinde bulunan Özdemir, "İnsanların ruh haline baktığımızda gece daha çok sinir, stres, sıkıntı, korku hali görülüyor. Yatmaya yakın, yatmadan 1 saat ya da 2 saat önce içilmesini, etkiler devam ediyorsa kahvaltıdan sonra da içilmesini tavsiye ediyoruz. Bu sayede insan vücudu dinlenmiş olduğu için uykusunu rahat alabildiğinden ertesi güne kaygıları, travmaları hafiflemiş olarak başlayacaklardır" dedi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —