Kadim Aşiretler Federasyonu Başkanı Rasim Aslan, Türkiye’de son zamanlarda küresel çıkar gruplarının oluşturduğu olumsuz ekonomik bir hareketlilik olduğunu ifade ederek, “Millet ve devlet olarak yeni bir ekonomik seferberlik ve kurtuluş savaşı sonucunda hep birlikte Allah’ın inayetiyle kesin bir zafere ulaşacağız” dedi.
Kadim Aşiretler Federasyonu Başkanı Rasim Aslan, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de son zamanlarda küresel çıkar gruplarının oluşturduğu olumsuz ekonomik bir hareketlilik söz konusu olduğunu belirterek, bu durumun çoğu zaman üretim, tedarik, geçim gibi ekonomik ve beşeri faaliyetlere hiç istenmeyen bir etki yapabildiğini söyledi. Doymak ve durmak bilmeyen vahşi kapitalizmin her türlü insani ve ahlaki değerlerden yoksun olarak dayattığı bu süreçlerin milletçe yerli ve milli üretime, tarıma, dayanışmaya, yardımlaşmaya, birlik beraberliğe ve kenetlenmeye ne kadar mecbur olunduğunu doğruladığını vurgulayan Aslan, “Gelişen bu gerçeklik karşısında medeniyetimiz ve inancımız gereği karaborsacılık, fırsatçılık, fahiş fiyat uygulamaları gibi olgulara kesin bir tavırla karşı olmamız gerekiyor. Toplum olarak sabır, sükûnet içinde ve kesinlikle paniğe, umutsuzluğa kapılmadan hep birlikte ayakta durabilmeyi başaracağız. Bu süreçte 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' düsturundan şaşmayarak, toplumsal ve bireysel yardımlaşma, paylaşma gibi değerlerimize işlerlik kazandırarak hep birlikte bu süreci atlatacağımıza inanıyoruz. Artık hepimizin malumu küresel çıkar odaklarının döviz kurları, ekonomik kaos çıkarma girişimleri ve piyasalara müdahale ile oluşturmak istediği toplumsal panik ve ümitsizlik tuzağına düşmeden birlikte yeni zaferlere ulaşacağımıza olan inancımızı kaybetmemeliyiz. İnanıyoruz ki millet ve devlet olarak yeni bir ekonomik seferberlik ve kurtuluş savaşı sonucunda hep birlikte Allah’ın inayetiyle kesin bir zafere ulaşacağız” dedi.
İki yılı aşkın süredir bütün dünyada hakim olan küresel salgının çok ağır tahribatlara sebep olduğunu belirten Aslan, “Bu süreç kaçınılmaz olarak sağlık, ekonomi, eğitim, ticaret, iletişim, ulaşım, sosyal ilişkiler ve üretim alanlarında büyük değişimlere neden olmaktadır. Öyle ki artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Böylece oluşan yeni dünya düzeninde karşı karşıya olduğumuz yeni gerçeklik karşısında çok güçlü olarak yerimizi almak ve yeni bir gelecek inşa etmek durumundayız” ifadelerini kullandı.
Bu zor süreçte üretim sektörünün çok daha güçlü kılınması gerektiğinin altını çizen Aslan, tarım ve ziraat alanlarında atılım yapılması gerektiğini söyledi. Toprak ve su kaynaklarının korunması gerektiğini dile getiren Aslan, “Çevremizi korumalı, bilinçsiz tüketime karşı olmalı, israftan kaçınmalı ve her türlü geri dönüşümü desteklemeliyiz. Güneş enerjisi, rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmalıyız. Her türlü şiddete karşı olmalıyız. Başta siyaset kurumu olmak üzere söz ve hareketlerimizde yumuşak ve saygılı bir üslup kullanmaya özen göstermeli; saygı, sevgi, hukuk, adalet, eşitlik, nezaket ve paylaşım olgularını yüceltmeliyiz. Özellikle de medyadaki haber ve dizilerde şiddet unsuru ve çocuklarımıza, gençlerimize kötü örnek teşkil eden yayınlar acilen durdurulmalıdır. Toplum olarak her türlü sözlü ve fiziki şiddete karşı topyekûn mücadele etmeliyiz” diye konuştu.
Amerika, Rusya ve Avrupa ülkelerinin Akdeniz, Ege, Suriye ve Orta Doğuya yığınak yapmaktan, müdahale etmekten, plan yapmaktan kesinlikle kaçınması gerektiğini de sözlerine ekleyen Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her karış toprağı kan ve gözyaşıyla yoğrulmuş coğrafyamızı yeni kargaşa ve buhranlara sürüklemeye çalışmaktan vazgeçmelidirler. Milletimiz, toplumumuz, ümmetimiz ve bütün insanlık üzerinde ekonomik, siyasi, psikolojik ve gayri ahlaki her türlü baskı girişimine güçlü bir söylemle karşı çıkıyoruz.”