İstanbul Ekonomi Zirvesi ‘Küresel Değer Zincirleri’ ana temasıyla gerçekleşti

İstanbul Ekonomi Zirvesi, ‘Küresel Değer Zincirleri’ ana temasıyla düzenlendi. Zirvede, dünyanın ekonomik durumu, iklim değişikliğine uyum, güvenli gıdaya erişim, gelir dağılımındaki adaletsizlik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi gibi konular ele alındı.

Bu yıl 6’ncısı gerçekleştirilen İstanbul Ekonomi Zirvesi başladı. İki gün sürecek zirvenin ilk günü ‘Küresel Değer Zincirleri’ ana temasıyla İstanbul’da gerçekleşti. Çırağan Sarayı’nda başlayan zirvede çok sayıda ülkeden konuşmacı katıldı. İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer, Dünya Bankası Washington DC Kıdemli Ekonomist Sibel Kulaksız, Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık, Mersin-Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Gül Akyürek Balta, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Emine Erdem, Koluman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık, Azerbaycan Cumhuriyeti İhracat ve Yatırım Teşvik Ajansı Başkanı Yusuf Abdullayev, DEİK Başkanı Nail Olpak, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu açılış konuşması yaptı.

Daha iyi bir dünyayı mümkün kılmak amacıyla düzenlenen İstanbul Ekonomi Zirvesi, dünyanın ekonomik durumu, iklim değişikliğine uyum, güvenli gıdaya erişim, gelir dağılımındaki adaletsizlik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi, tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak, gelecek nesiller için yaşamı sürdürülebilir bir biçimde iyileştirmek, sürdürülebilir enerjiye erişim, kaynakların verimli kullanılması gibi önemli konuların tartışılacağı, dünyadaki mevcut gelişmelerin ve gelecek öngörülerinin paylaşılacağı, mevcut sorunlara etkin çözümlerin aranacağı oturumlar ve paneller düzenleyerek dünya için önemli bir yol haritası ve referans noktası olacak.

İstanbul Ekonomi Zirvesi’nde; Tedarik Zincirinde Kadın Girişimler için Fırsatlar; Ticaretin Kadınları, Social Upgrading, Otomotiv Sektöründe Elektrifikasyon Dönüşümü ve Sürdürülebilirlik, Yerelden Küresele Turizmde Değer Oluşturmak, Enerji ve Enerji Dönüşümünde E- Mobilitenin Yeri, Organize Sanayi Bölgelerinde Dijital ve Yeşil Dönüşüm, Sürdürülebilir Kalkınma için Sağlıkta İnovasyon, Sürdürülebilir Turizm, Göç ve Barınma Sorunu, Jeopolitik ve Jeoekonomik Riskler ve Fırsatlar, İskandinav Yaklaşımıyla İş Dünyasında Sürdürülebilirlik, Küresel Değer Zincirleri, Ekonomik Büyüme ve Sürdürülebilir Kalkınma: Bölgesel Entegrasyonun Fırsatları panel başlıkları ele alınacak.

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Kadın Girişimcileri Derneği (KAGİDER), Zorlu Enerji, Koluman Otomotiv, Mercedes Benz Türk, Borusan Otomotiv BMW, Vakıf Katılım Bankası, Sanofi, Shneider Electric, Mersin - Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB) ve Pekhan İnşaat’ın destekleri ve sponsorluklarında gerçekleşti.

İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer, yaptığı açılış konuşmasında, tedarik zincirinin koptuğuna dikkat çekerek, “Savaşların olduğu, insanların bir şekilde yaşamaya çalıştığı bir döneme girdik. Dünya her zaman birtakım problemlerle karşı karşıyaydı ama hepsinin bir arada yaşandığı herhalde başka bir dönem olmadı. Biz pozitif düşünüyoruz çünkü insanız. Teknoloji, dijital dönüşüm, yeşil ekonomi insanların refahını, huzurunu yükselmesi için hizmet ediyor olması gerekirken bunlar savaş sebebi olmuş oldu. Su, petrol için savaşıyoruz. Yeşil bir dönüşümden bahsediyoruz, ekonomi diyoruz ama bunun için de savaşıyoruz. Dünyadaki gelir dağıtımındaki adaletsizlik büyük bir sorun. Biz de buradan diyoruz ki daha güzel, daha adil ve eşit bir dünya olabilir. Ama bunu hep beraber sağlayacağız. Sonuçta dünyayı bu hale getiren insanlar, bizler bunun bir parçasıyız. Zirvede özellikle bu yıl kadın icra kurulu üyelerimizin açılışta konuşmasını istedim. Şimdi İstanbul Ekonomi Zirvesi bunu çok önemsiyor. 26, 27, 28 Nisan’da Berlin’de Türk-Alman Ekonomi Formu’nu yapmak istiyoruz. Dünya durağan bir durumda ama Türk iş dünyası duramaz, çalışacağız, üreteceğiz, istihdam yaratacağız. 21’inci yüzyıl Türkiye’nin daha güçlü bir yüzyıl olduğunu düşünüyoruz. Böyle olsun diye de çalışıyoruz” dedi.

Şahin: "İnsanların hırsı, ekolojiyi yok ediyor"
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise “Dünyadaki buzullar eriyor. İnsanların hırsı, ekolojiyi yok ediyor. Bu yüzden hırsların ve ihtirasların bu kadar yükseldiği bu dönemde dünyanın hangi yöne gittiğini anlamamız gerekiyor. Şu anda çöllere kar yağıyor. Bu bir rüya değil, bu bir gerçek dünya. Dolayısıyla bu durumun yönetilmesi gerekiyor. Bu durumun en merkezi konumunda yer alan ülkelerden bir tanesi biziz. Akdeniz bu durumdan etkilenecek. Deniz seviyesi yükseldiğinde biyoçeşitliliğimiz azalacak. Orta düzeyde çölleşme riski olan bir ülke konumunda yer alan alabiliriz" şeklinde konuştu.

Destici: "Dünyadaki birçok ülkenin rezervi eksiye doğru giderken TCMB’nin rezervleri artış gösteriyor"
Enflasyondaki yükselişinin herkesi endişelendirdiğini belirten Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, “Önce pandemi sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı dünya ekonomileriyle birlikte bizim ekonomimizi de olumsuz şekilde etkiledi. Türkiye özellikle dış politikada yürüttüğü çalışmalarla ekonomisini ayakta tutmayı ve belli bir süre sonra da güvenli ve istikrarlı şekilde sürdürmeyi başardı. 2023 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi tahmini 4 trilyon 469 milyar, bunlar gider kalemleri. Gelir kalemlerine baktığımızda ise 3 trilyon 810 milyar civarında olduğunu görüyoruz. Yani 650 milyar TL’lik açığımız var. Tabii bütçenin gayri safi milli hasılaya oranla büyük bir bütçe. Ama bütçe açığına baktığımızda ise yüzde 3,5 ile giderek küçülen bir açık görmekteyiz. Ekonomideki sevindirici başka bir gelişme de; dövizdeki yükselmenin kontrol altına alınmış olması. Merkez Bankası rezervlerinin yükselmiş olması ve Merkez Bankası Başkanımızın da açıklamasıyla biliyoruz ki, dünyadaki birçok ülkenin Merkez Bankası rezervi eksiye doğru giderken TCMB rezervlerinin artış göstermesi de yine bizi ekonomik gelişmeler anlamında ümitlendiriyor. Yüksek enflasyon üreticiyi, sanayiciyi, vatandaşları olumsuz yönde etkiliyor ama bu ay itibariyle başlayan düşüşün ocak ve aralık ayından sonra yüzde 50 seviyesine geleceğini tahmin ediyoruz. Zincir marketler meselesi son günlerde çok tartışılıyor. Elbette devlet bunu denetleyecek, kurallarını koyacak. Ama bununla birlikte serbest ekonomi kurallarına da sonuna kadar uymaya devam edeceğiz. Ortalığı karıştırmaya çalışanlar da var. Biz bunlar aldırmayacağız, birlik ve beraberlik içinde hem ülkemizi kalkındıracağız hem de milletimizi daha güvenli, huzurlu bir yaşama birlikte götüreceğiz” diye konuştu.

Olpak: "Değişen şartlarla zorlandığımız ve yeni tanımlamaların olduğu bir dönemden geçiyoruz"
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da pandeminin değiştirdiği kavramlara değinerek, “Dijitalleşme, bireysel hayatımızdan iş hayatımıza, özel hukukumuzdan kamu ilişkilerimize kadar, hayatımıza düşündüğümüzden fazla ve hızlı bir şekilde girdi. ben bu süreci ‘Dijital Ekonomi’ olarak tanımlıyorum. Severiz, eleştiririz, ama bu gerçekten sadece etkilenenler olmak istemiyorsak, gerçeği hem kavrayan ve kullanan, hem de sürece yön verenler arasında olmalıyız. Lojistik kavramı da anlamını değiştirdi. Eskiden uzaklık ve yakınlık ile ifade edilen lojistik, ulaşılabilirlik ile anılmaya başladı. Pandemi mesafeden ayrı olarak, ulaşılabilirlik kavramını hayatımıza soktu. İstediğiniz mal ya da hizmet, hemen yanınızda olabilir. Ama temas kısıtlaması var ve siz onu elde edemiyorsanız, ortada yeni bir sorununuz ya da yeni bir kavramınız vardır, bu da ulaşılabilirliktir. Tedarik zincirinin önemini biliyorduk ama bu kadar farkında değildik. Salgın dönemini iyi okursak, tedarik zincirini kopartmadan üretim ve hizmetini sürdürebilenlerin, sürecin kazananları olduğunu gördük. Son anlam değişimi de, Yeşil Mutabakat, ya da benim ifademle Yeşil Ekonomi’de yaşanıyor. Amaç da sadece çevreye saygıyla sınırlı değildi, onu zaten yapmak zorundayız. Burada, Yeşil Ekonomi hedefi var ve savaş sebebiyle bir süre anlam değiştirmesine ve ötelenmesine rağmen, hala geçerli. Eğer o tanıma uygun mal veya hizmet üretemezseniz, yeni bariyerlerle engelleneceğiniz bir dünyadaki Yeşil Ekonomi. Değişen şartlarla zorlandığımız ve yeni tanımlamaların olduğu bir dönemden geçiyoruz. Dün, doğru diye ortaya koyulan fikirler, dünün yanlışlarını doğru kabul edebilen bir sürece dönebiliyor. Bunları iyi okumalıyız" ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Cumhuriyeti İhracat ve Yatırım Teşvik Ajansı Başkanı Yusuf Abdullayev, “Bizim ülkemiz global değer zincirinde daha önemli bir yer tutmaktadır. Çok şükür ülkemizin kalkınması çok iyi gidiyor. Dünya kapsamında baktığımızda çok güzel bir kalkınma sürdürüyoruz" dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, “Türkiye gibi büyük bir ülkenin desteğiyle tüm sıkıntıları tek tek aşma fırsatı elde ettik. Çünkü dünyanın dev ekonomilerin sarsıldığı bu dönemde, yardımımıza Türkiye yetişti" açıklamalarında bulundu.

Zirvedeki açılış konuşmaları plaket takdimleriyle sona erdi, ardından panellere geçildi. Yarın ise İstanbul Altın Değerler Ödül Töreni yapılacak. Gerçekleşecek törende alanında başarılı projeler yapmış 15 iş insanı İstanbul Altın Değerler Ödülü’nü alacak.